Yıldırım’da bu ihale neden iddiaların gölgesinde kaldı?
Cennet Yüzer Cankılıç
cankilic@ritimhaber.com -İsmi bende saklı bir AK Parti’li tanıdık 10 gün kadar önce beni arayarak çok ciddi bir iddiada bulundu:
“Yıldırım Belediyesi 5 gün önce İsabey’de adrese teslim ihale yaptı”
İddiasına göre;
“Geçen yıl 75-80 milyona ihaleye çıkarılan ancak alıcı çıkmadığı için iptal edilen 52 dönümlük alan şimdi 32 milyon gibi yarı yarıya içindeki kiracıya satıldı”.
İddianın devamı daha da vahim:
“Bir süre sonra imara açılacak ve toplu konut bölgesi olacak. Firmaya büyük rant kıyağı sağlandı.”
Konuyu biraz araştırınca, hakikaten parti kulislerinde bu şekilde tehlikeli bir iddianın dillendirildiğini ve bundan İsabey Mahalle sakinlerinin de rahatsız olduğunu öğrendim.
Hayvan çiftliği olarak bilinen arazinin değeri bir anda yüz, bilemediniz bin kat birden artacak. Yani bu demektir ki, büyük bir rant kıyağı sağlanmış oluyor.
Peki gerçekten de durum bu mu?
Denildiği gibi iddianın halk nezdinde yarattığı algı gibi bir rant var mı? Ya da 2. 3. şahıslar da buradan nemalandılar mı?
DOĞRU İLE YANLIŞ BİRBİRİNE Mİ KARIŞTI?
Söz konusu arazinin geçmişi de biraz çetrefilli.
Yıllardır çevresindeki yoğun yapılaşmaya rağmen boş olduğu için müteahhitlerin iştahını kabartan 52 dönümlük arazi Yıltay Et Entegre Tesisleri Ltd. Şti tarafından 15 yıl önce Yıldırım Belediyesi’nden 29 yıllığına kiralanmış. Belediye Başkanı Özgen Keskin tarafından yıllık 20 bin TL’ye kiraya verilen burası İsabey Kurban Pazarı olarak geçiyor. İsmail Hakkı Edebali’nin Belediye Başkanlığın döneminde de kira arttırımına gidiliyor ve 100 bin TL’ye çıkarılıyor.
Akabinde 2 yıl önce belediye başkanı seçilen Oktay Yılmaz’ın bu alanı daha rantabıl kullanmak amacıyla geçen yıl satışa çıkardığı ancak 75-80 milyon TL’lik ihaleye başvuru yapılmaması nedeniyle satıştan vazgeçildiği belirtiliyor.
İşte parti kulislerinden İsabey Mahelle sakinlerine kadar uzanan ve doğru ile yanlışın birbirine karıştığı iddialar da tam bu noktada 15 gün önce gerçekleşen yeni bir satış ihalesi ile ortaya çıkıyor. İhalenin bir yıl önce dillendirilen rakamın hemen hemen yarısı kadar olması ve kiracı işletmenin üzerinde kalması dikkatleri çekerken, buranın çok yakın sürede imar değişikliğine gidilerek yapılaşmaya açılacağı söylentileri de bu iddiaların hararetini arttırıyor.
İDDİALARA BELEDİYE CEPHESİNDEN NET YANIT
Dedim ya, doğru ile yanlış birbirine karışmış diye. Elbette, konuyla ilgili gelişmeleri Belediye Başkanı Oktay Yılmaz’dan dinlemek isterim, dinleyeceğim de. Ancak dün kendisine yakın ve arazinin satış ihalesine başından sonuna kadar hakim bir belediye meclis üyesine ulaştım ve dinlediğim kadarıyla bu iddialar tamamen asılsız.
Söylediği şu:
“Evet burası satışa çıkarıldı ve kapalı zarf usulü ile 2 firma teklif verdi. Biri 22 milyon Tl, diğeri de 32 milyon Tl idi. İhale 32 milyon TL’yi veren Yıltay firması’nda kaldı. Zaten kendisi araziyi 15 yıldır işletiyordu. İçinde 6 dönümlük alanda 3-4 milyon TL’lik bir yatırımı mevcuttu.”
-Peki adrese teslim iddiaları?
“Kesinlikle böyle bir durum yok. Çünkü her ihale yasa ve mevzuatlar çerçevesinde gerçekleşiyor. İçindeki işletmeci burayı kullandığı için kendisi de ihaleye girerek teklif verdi. Hatta başkanımız bu konuda Belediye Meclis Toplantısında kısa bir bilgilendirmede bulundu”.
-Peki ya, arazinin satış bedelini neye göre belirlediniz?
“Satış bedeli belediye başkanı, Encümen ya da başka kişilerin belirleyeceği , şu olsun bu olsun diyeceği rakam değil. Kıymet Takdir Komisyonu’nun belirleyip Encümen’e gönderdiği rapor gereği belirlenen ve ihaleye çıkarılan rakamdır”.
Son olarak İsabey Mahallesi sakinlerini rahatsız eden “konuta açılacak?” iddiaları için de;
“İleriye dönük en azından benim bildiğim ve ya hali hazırda planlanan bir imar değişikliği yok. Olamaz da çünkü, Devlet Su İşleri 1. Bölge Müdürlüğü’nce taşkın bölgesi ilanı sınırlarında. Yani Deliçay havzasında bulunduğundan dağdan gelen bir sel ve taşkın afetinde doğrudan etkilenen alan olarak kesinlikle yapılaşmaya açılamaz diye rapor var”.diye konuştu.
Tabii iddialara belediye cephesinden gelen yanıt böyle. İnandırıcı mı ? Kısmen “Evet”. Ben de iddiaların asılsızlığında kendisine katılıyorum . Tek bir farkla.
“Kesinlikle imara açılamaz” sözünü kabul etmediğimi belirtmeliyim. Zira bu ülkede ve hatta Bursa’da açılamaz denilen ne heyelan bölgelerinin, ne birinci sınıf tarım alanlarının, ne sit alanlarının ,ne fay hatlarının ne de taşkın alanlarının rahatlıkla imara açıldığını gördük…
Hatta belediye meclisi kararıyla fay hatlarının yerlerinin bile değiştirildiğini de…