AK Parti kulislerinde bunlar konuşuluyor!
Cennet Yüzer Cankılıç
cankilic@ritimhaber.com -
Seçimlerin üzerinden 10 gün geçti ve bu süre zarfında Türkiye İstanbul ve Ankara seçimlerine odaklandı.
Bu durum iki parti arasındaki oy aldım oy verdim mücadelesine döndüğü için sokaktaki vatandaşta “işin suyu çıktı” kanaati oluştu ve üstelik sokaktaki vatandaş için bu seçimlerin tek galibi Ekrem İmamoğlu.
İmamoğlu’nun dünkü açıklamasını izledim. Şu sözünün altını özellikle çiziyorum:
“Biz sadece sayıyla seçimleri kazanmadık, gönülleri de aldık”.
Aynen söylediği gibi…
Ve tabii bunda seçimlerden sonra ortaya çıkan şu 10 günlük süreçte AK Parti’nin de payı büyük.
Zira;
Seçimlerde gösterdiği sabır, sükünet ve performansı yüksek çalışmaya istinaden seçimlerden sonra yaşanan belirsizlik ortamındaki her kesimi kucaklayan tavrı kendisi için bulunmaz bir mağdur piarı yarattı ki, Türk siyaseti açısından önemli ve güçlü bir figür haline geldi.
Artık bu saatten sonra YSK ne karar verirse versin, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı koltuğuna kim oturursa otursun, İstanbul’un ve Türkiye’nin isim nezdinde tek kazananı Ekrem İmamoğlu’dur.
****** ******* *******
Ve çok acı bir gerçek ki, AK Parti’nin kraldan çok kralcı geçinenlerin dışındaki akli selim teşkilat mensupları başta olmak üzere, eski emeği geçmiş partililerden düz mahalle temsilcilerine kadar uzanan çok büyük kesimde, iktidara yakın STK temsilcilerinden tutun da, dernek, oda ve iş dünyası örgütcüleri de bu görüşte.
Bu çevrenin kulislerinde ilk etapta, Ankara ve İstanbul’da yaşanan seçim tartışmalarının hem ülkenin ekonomi, işsizlik, dış politika gibi başlıca ana gündem maddelerini hem de seçimlerden iktidar partisine çıkan mesajı gölgede bıraktığı konuşuluyor ki çok doğru bir saptama.
Yine;
-Bursa’nın büyükşehir belediyesi olarak devamıyla AK Parti genel merkezinde ve Külliye nezdinde öneminin arttığı, bunun da hizmet atağı olarak yansımasının kaçınılmaz olacağı;
-Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından Bakan Hakan Çavuşoğlu ile Alinur Aktaş’ın siyasi ağırlığının daha bir arttığı, prestijli duruma geldikleri;
-Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın tepeden aşağıya kadar bir dizi radikal kararlar alarak değişim için düğmeye bastığı, ilk olarak kabinede, AK Parti MYK’sında ve kaybedilen 10 il ile ilçelerin başkanlarının görevden alınacaklarının kaçınılmaz olduğu;
-Bu kapsamda Gemlik İlçe Başkanı’nın istifa ettiği, Nilüfer ve Mudanya’nın ilçe başkanlarının istifalarının beklendiği, hatta bu değişimden aradaki yüzde 2.5’luk oy oranı yüzünden AK Parti İl yönetiminin de istifasının istenebileceği”ne kadar pek çok değerlendirmeler mevcut.
Süreçte değişimin Bursa’ya yansıyıp yansımadığını hep birlikte göreceğiz ama şu da bir gerçek ki;
Genel anlamda AK Parti’de 1 Kasım 2015 yılı seçimlerinde halkın verdiği o sert mesaj, 16 Nisan referandumundan sonra yapılan değişim ve yenilenme hareketiyle karşılanmamış görülüyor.
Neticede;
Değişim teşkilatlarda küslükleri, kırılmaları, siyasi rant ve maddi çıkarları, onun bunun adamı kayırmalarını, halktan ayrışmayı, kibir ve egoyu, niteliksiz yönetici ve adayları beraberinde getirirken, politikalarında da demokratikleşme, adalet, özgürlük, hak ve hukuk mücadelesi ile ekonomik kalkınma hamlesi ve AB ilişkilerinde beklenen ilerlemeyi tam anlamıyla gerçekleştirememesi ana sorunlar olarak iktidarın önündeki çalışılması gereken konulardan.
