Cümlenin başını ve sonunu bir okuyun kardeşim!
Cennet Yüzer Cankılıç
cankilic@ritimhaber.com -
Alinur Başkan; yerel seçim döneminde Uğur Mumcu, Türkan Saylan ve Nazım Hikmet hakkında seçim atmosferinin gerginliğinde kullandığı ve gerçekten de maksadını aşan sözler nedeniyle bir hayli tepki toplamış ve Türkiye gündemine oturmuştu.
Kendisini az buçuk tanıdığım için iyi biliyorum. Kişiliğine ve belediye başkanlığı dönemindeki her kesimi kapsayan, kimsenin yaşam tarzına karışmayan, radikal söylemlerden ve tavırlardan imtina eden siyasi yapısına tamamen aykırı bu sözden dolayı sonradan kendisi de "Ben nasıl böyle bir cümle kurarım?" diyerek hayıflandı ama ne yapsın! Söz ağızdan bir kere çıkmıştı!..
Ben o günlerde sıcağı sıcağına çıkıp da "Toplumun değerlerine ve aydınlarımıza maksadımı aşan ifade kullandım, ailelerinden ve Türk halkından özür dilerim" diyerek bir kusur, düzeltme cümlesi kurmasını çok bekledim ama yakın çevresinden duyduğum kadarıyla kraldan çok kralcı yakın seçim ekibinin kurmayları ve etrafını saran şakşakçılar nedeniyle bu özür gelmedi.
Neden sonra o gecikmeli özür geçen günlerde geldi ama tabii ilk cümleleri kadar ilgi görmedi.
Alinur Başkan şimdi de son Belediye Meclis toplantısındaki konuşmaları nedeniyle Türkiye'nin gündemine oturdu ve tam anlamıyla hakkında haksız, maksatlı bir linç kampanyası başlatıldı.
PES DEDİRTEN ALGI OPERASYONU!
Bu sefer hakikaten müthiş bir yanıltmaca ve bu kadarı da olmaz. Pes dedirten algı operasyonuyla karşı karşıya. Çünkü ortada ne bir gaf ne de maksadını aşan ifade var.
Konuşmasının içinden cümleler cımbızla çekilip alınmış ve çok iyi kurgulanıp sosyal medya üzerinden servis edilmiş, hâlâ da edilmekte.
Şöyle ki:
Geçen hafta yapılan belediye meclis toplantısında Kurban Bayramı'nda toplu ulaşımın ücretsiz olması teklifini getirdiğinde, CHP'lilerin "30 Ağustos Zafer Bayramı'nın da bu kapsama alınmasını" istemeleri sonucu başlayan ve sert tartışmaların yaşandığı karşılıklı atışmalarda Başkan Aktaş, "30 Ağustos halkın genelini ilgilendiren bir bayram değildir" sözleriyle bir anda sosyal medya başta olmak üzere belli yayın organlarında "Dini bayramlarda ulaşım ücretsiz, milli bayramlarda ücretli. AKEPE'li başkanın ve AKEPE'nin zihniyeti işte bu!" gibi bir kasıtlı haber ve paylaşımların merkezine alındı.
Meclis konuşmasının tamamını dinledim. Evet, bu cümle konuşmasının içinde var. Ama başı ile sonu yer almadığı için sanki böyleymiş gibi yayıldı. Oysa başı ile sonunu dinleme ya da belediyenin İletişim Ofisi'nin yaptığı açıklamadaki tam metni yayınlasalar aslında hiç bu ifadeyi andıran veya zihniyeti ortaya koyan bir cümle kullanmadığı da gayet iyi anlaşılır.
Orada net olarak diyor ki:
"15 Temmuz'da mesela binlerce insan katılım gösterdi. 23 Nisan için de aynısını söyleyebilirim bütün okullarda çocuklar ve çocuklarıyla binlerce aile katılım gösteriyor. Ha keza 19 Mayıs'ta da aktivite var. 29 Ekim de öyle. Ama 30 Ağustos için aynı şeyi söyleyemem. Biz protokol üyelerinden başkası katılmıyor, hatta siz belediye meclis üyeleri bile katılmıyor. Ben bizatihi bu törenlere 15 yıldır katılan ve kafa yoran insanım."
AMAÇ YAFTA VURMAKSA, BURADAN TUTMAZ!
Başkan Aktaş devamında kendisine yapıştırılmaya çalışılan sözlere öyle içerlemiş ki devamında hiddetlenip "Ya o şehitlere, ayağının tozuna kurban olduğum o insanlara ben nasıl laf söylerim ya! Amaç bana bir yafta vurmaksa kusura bakmayın kardeşim benim böyle düşüncem falan yok, birileri beni 30 Ağustos Zafer Bayramı üzerinden test etmeye mi çalışıyor, gerek yok. Anlıyorum ona bakarsanız başka bayramları da bu manada şey yapabiliriz. Ben sadece insan sirkülasyonunun olduğu, vatandaşa güzellik, kolaylık olacak şekilde toplu ulaşımı ücretsiz yapalım istedim" diyor.
Bu sözlerden sonra toplantıya ara veriliyor ve kısa bir süre sonra yeniden başlayan oturumda 30 Ağustos Zafer Bayramı'nın da bu kapsama alınması teklifi oy birliğiyle kabul ediliyor.
Neticede söylediğinde asla Zafer Bayramı'na veya diğer milli bayramlara karşı bir duruş söz konusu yok. Üstelik bu bayramlarla ilgili söylediği de doğru. Zira bu bayramların içinde 30 Ağustos diğerleri gibi insan sirkülasyonunun normalden çok yaşandığı veya protokol törenlerinin halkın tamamına yakınının katılmasıyla gerçekleşen aktivite değil. Dediği gibi belediye meclis üyeleri bile katılmıyor. Protokol ekibiyle sınırlı.
Ayrıca keşke protokolün kendi kendine kutladığı bayram hüviyetinden çıkıp da genele yayılabilse...
Ve yine bakış açısına katkı amacıyla hatırlatmakta fayda var; ücretsiz ulaşım, Ramazan Bayramı'ndan sonra KPSS sınavında da hafta sonu sokağa dökülen binlerce öğrenci ve velinin sınavına katkı olması amacıyla uygulandı.
Adamın söyledikleri gayet net şekilde ortada. Başını ve sonunu okumadan, okutmadan yapılan bu algı operasyonu ve linç girişimi ne ilkeli yayıncılıkla, ne siyasi ahlak ve edeple, ne de insani duruşla bağdaşır.
Ve kusura bakmayın, hiçbir kişiye ve siyasi partiye de siyasi rant getirmez!..
