Sayın Işık, ya vurduğunuz o Milletvekili ölseydi?
Cennet Yüzer Cankılıç
cankilic@ritimhaber.com -Bursa milletvekillerinin TBMM’de sesinin çıkmadığını biliyorduk da doğrusu tekvandocu, boksör olduklarını bilmiyorduk.
TBMM’de dün hiç de tasvip edilmeyecek o kavga görüntülerinde öğrenmiş olduk. Bütçe görüşmelerinde AK Parti grubu ile İYİ Parti grubu arasında çıkan söz düellosunun meydan kavgasına dönüştüğü anlarda AK Parti Bursa Milletvekili Zafer Işık, kavgayı ayırmaya çalışan İyi Parti Trabzon Milletvekili Hüseyin Örs’ün üzerine öyle bir hışımla yürüdü ki…
O milletvekili şu anda yoğun bakımda hayatta kalma savaşı veriyor.
Bırakın demokrasiye, siyasete hiç yakışmadığı söylemlerini, her şeyden evvel TBMM adına, AK Parti adına ve tabii ki Bursa adına gerçekten utanç verici.
Üstelik, sonrası daha da vahim.
Attığı yumrukla milletvekilinin yoğun bakıma kaldırılmasına neden olan Bursa Milletvekili Zafer Işık’ın olay sonrası yaptığı açıklamada “Üzgünüm ama özür dilemeyeceğim” sözlerini insani olarak nereye koyacağız?
Vekil Yıldız’dan hiç beklemediğimiz tavır, hiç beklemediğimiz utanç verici sözler.
Net olarak söyleyeyim. Meclis’te yaşanılan şiddet eğilimini başta AK Parti mensupları olmak üzere hiçbir vatandaş tasvip etmedi.
Hangi partiden olursa olsun, Meclis’te yaşanan bu görüntüler öyle basit oturumlara katılmama gibi cezalarla geçiştirilmemeli. Kimse de öyle dokunulmazlık kılıflarına sığınmamalı.
Allah muhafaza o milletvekili atılan yumrukla, geçirdiği kalp krizi ile ya ölseydi?
O zaman sonucu ne olacaktı?
İNANMAYACAKSINIZ AMA BBP OYLARINI YÜKSELTİYOR
Büyük Birlik Partisi’nin kurucusu, yakın siyasi tarihimize damga vurmuş olan Muhsin Yazıcıoğlu’nun ölümünün üzerinden 14 yıl geçtiği halde şüpheli kaza hala aydınlatılabilmiş değil. Toplumun vicdanında derin yara açarken, hafızalara “Muhsin Başkan öldürüldü” olarak kazındı. Ömrünü Türk milliyetçiliğine adayan ve şehitlik mertebesine eriştiğine inandığımız Muhsin Başkan’a bu vesileyle bir kere daha Allah’tan Rahmet diliyorum.
Partisine gelince;
Kimilerine göre Rahmetli yaşasaydı bugün, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın en yakınında yer alırdı. Partisi de iktidarın alternatifi olurdu.
Günümüzde AK Parti’nin alternatifi değil ama onun içinde bulunduğu Cumhur ittifakı’nın en küçük ortağı. Mustafa Destici’nin genel başkanlığında en büyük destekçisi. Özellikle milli meselelerde yılmaz savunucusu…
Ve tabii siyaset arenasında sahanın en çok çalışanları.
Özellikle de Bursa teşkilatları…
Geçen hafta Cuma günü Gazeteci Okan Tuna, Enver Akasoy ve Yasemin Güler’le beraber partinin A takımıyla yani, Genel Başkan Yardımcısı Ekrem Alfatlı, İl Başkanı Haldun Filizli ve İl İstişare Kurulu Başkanı Azmi Ayyıldız’ın konuğu idik. Sümbüllü Bahçe Konağı’nda gerçekleştirdiğimiz özel sohbette yerelden ziyade genel siyasi konjonktürü değerlendirdik.
BBP genelde ve yerelde sahada en çok çalışan parti, ama bir türlü makus talihlerini yenemiyorlar. İsimleri, etkileri büyük, oy oranları küçük.
Azmi Ayyıldız sohbette hatırlattı:
“Hiç unutmuyorum yıllar önce siz demiştiniz ki, eğer çok çalışarak seçim kazanılsa idi, siz birinci parti olurdunuz. Biz hala çalışıyoruz”.
Çok doğru.
Ama az da olsa son dönemde yukarıya doğru yükseliş var.
ORC Araştırmanın 24 Ocak 2022 tarihindeki anketinde BBP’nin oy oranı yüzde 0.4 iken, aynı şirketin Kasım ayının son haftasında yapılan araştırmasına göre yüzde 1.3 ‘lerde çıkıyor. 10 ayda “diğerleri” kategorisinin içinden sıyrılması büyük başarı.
Toplantıdan çıkardığım 2 sonuç var.
Biri, BBP Cumhur İttifakı’nın içinde Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aday olarak Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı tam desteklerken, milletvekilliği seçimlerinde ise kendi amblemleriyle seçimlere girecekler. 2018’de AK Parti listelerinden seçime girmişler ve Türkiye genelinde 18 milletvekili adayından sadece bir tane o da Genel Başkanları Destici seçilebilmişti.
İttifak ortağı oldukları için baraj sorunu yok ama bu sefer de, Bursa’dan milletvekili çıkarabilmek için gerekli olan 80 bin ila 100 bin oyu alabilecekler mi? İşte en zor tarafı da bu. O yüzden daha çok ama çok çalışmaları gerekiyor.
İkinci sonuç ise, BBP olarak sürekli sahada oldukları için halkın nabzını iyi tuttuklarına inanmaları. Özellikle ekonomik sıkıntı içinde işçinin, emeklinin, çalışanın sorunları ile hayat pahalılığını raporlandırıp Genel Başkan Mustafa Destici vasıtasıyla Cumhurbaşkanı Erdoğan ve ilgili bakanlara doğrudan iletiyor olmaları.
Bu noktada da BBP’nin Bursa temsilcilerinin, son yılların en büyük problemlerinden biri olan EYT sorununu Destici’nin ayrıntılı rapor olarak Cumhurbaşkanı’na sunması sonrasında iktidarın EYT ‘yi gündemlerine aldığını söylediklerini de belirtmeliyim.