03 Mayıs 2019 - Cuma

Kızgın demir daha da korlanıyor!..

Yazar - Cennet Yüzer Cankılıç
Okuma Süresi: 4 dk.
1151 okunma
Cennet Yüzer Cankılıç

Cennet Yüzer Cankılıç

cankilic@ritimhaber.com -
Google News

Son 10 gündür Ankara kulislerinde ve sosyal medyada yoğun şekilde tartışılıyordu.

"AK Parti ile MHP'nin arası, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Türkiye ittifakı çağrısı yüzünden açıldı".

Öyle ki bu tartışma son birkaç gündür de erken seçim olasılığına kadar götürüldü.

Yani fitne fesat, kumpas ekibi yine iş başındaydı.

Türkiye'nin önümüzdeki 4,5 yıllık süreyi seçimsiz ve geçim derdi olmaksızın geçirme gibi bir büyük beklentisi varken, daha İstanbul seçimleri netleşmemişken yeniden halkın önüne bir erken seçim getirme çabası anlaşılır gibi değil.

Demokrasi denilen olgu kişilerin, fitne fücurların elinde çocuk oyuncağı haline getirilecek kadar zevkli, lüks meta değil.

Eskiden askeri vesayet vardı şimdi ise kendilerini büyük bir kuş ismiyle adlandıran derin ekipler, AK Parti'den nemalanan iş adamları veya medya mensupları ile Cumhur İttifakı'nın arasının açılmasını isteyen gruplar ile ülkenin seçimle iç enerjisini tüketmesini isteyen şer güçleri var.

Vesayet aynı, amaçlar aynı:

Siyasete müdahale...

Türkiye'nin normalleşmesinden rahatsızlık duyanlar kimse kusura bakmasın!

İnanın halk seçim derdine düşenleri bir bardak suda bu sefer hiç acımadan boğar!..

O yüzden Ankara kulislerine ve sosyal medyadaki bir grup söylentileri önemsemedim.

Öyle ya...

İki partinin arasının açıldığı söylemleri hele hele seçimden kutuplaşma ile çıktığımız ve artık toplumsal mutabakatın sağlanması gerektiği Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın da ifade ettiği gibi "kızgın demirin soğutulması gerektiği " bir dönemde son derece ciddiyetsiz olduğunu ifade etmeme bile gerek yok.

Ancak benim ciddiyetsiz bulduğum, tartışmalar meğer siyasi taraflarca o derece önemli hale gelmiş ki son iki gündür liderlerden açıklama üstüne açıklama geliyor.

                                    ******                       ******                      *******

MHP, Türkiye ittifakı sözlerini zillet ittifakı ile birlikte olma anlamında yorumladığı için, Bahçeli önceki gün kibarca ama net bir yazılı açıklamada bulundu:

"Cumhur İttifakı Türk milletinin takdir ve ufuk bayrağıdır. İttifaka özenle ve önemle sahip çıkılmalıdır. Başka ittifak arayışlarına ihtiyaç yoktur."

Bunun üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan da dün Bahçeli'ye yanıt niteliğinde sözlerine açıklık getirdi.

Dedi ki:

"Biz hiçbir zaman kucaklaşmadan kaçmadık, onun için 'Türkiye İttifakı' dedik, onun için 'Cumhur İttifakı' dedik. Bazıları Türkiye İttifakı ifademizi Cumhur İttifakımızın alternatifi gibi göstererek fitne çıkarma peşine düştü. Halbuki Cumhur İttifakı milletimizin tamamını aynı idealler etrafında buluşturma çabamızın lokomotifidir, sürükleyici gücüdür."

Bu sözlerle her iki lider aslında Cumhur İttifakı'nın devam edeceğini belirtiyor ama ideolojik olarak politikalarının farklılığını da gizleyemiyorlar. Sonuçta ikisi de ayrı birer parti. Bu aşamadan sonra farklılıklar noktasında aralarının seçim dönemindeki gibi çok samimi olmasını beklemek pek doğru değil... 

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Tüm Yazıları