Erdoğan rüzgarı yine sert esmeye başladı!
Cennet Yüzer Cankılıç
cankilic@ritimhaber.com -
Ak Parti 2001 yılında kuruldu. Bir yıl sonra yapılan genel seçimlerde tek başına iktidar oldu ve o iktidar
gücünü 17 yılda katlayarak arttırdı. Süreçte Türkiye ekonomiden, demokrasiye kadar her alanda
reformlar ae atılımlar gerçekleştirirken, önüne çıkan pek çok iç ve dış güçlerle de mücadele etti.
Dönem dönem Gezi, Mit Tırları, 17-25 Aralık hükümeti itibarsızlaştırma, terör eylemlerinin
arttırılması, fenans krizi ve son olarak da 15 Temmuz darbe girişimi gibi sokağa yansıyan bölme amaçlı
büyük saldırılara maruz kalsa da hepsini Erdoğan’ın liderliğinde atlatmayı ve krizleri sonlardırmayı
bildi. Erdoğan sadece toplumsal olayların yöneticisi olmakla kalmadı, Başbakan iken de
Cumhurbaşkanı iken de yerel, genel ve anayasa değişikliğini içeren tüm seçimlerin en belirgin lideri
ve yönlendiricisi, belirleyicisi oldu.
Özellikle seçimlerde genel başkanlığını yaptığı AK Parti, O’nun estirdiği rüzgarlarla yelkenini şişirdiği
için 17 yıldır iktidarda tek başına kalabilen Cumhuriyet tarihinin tek partisi ünvanını aldı.
Erdoğansız bir AK Parti koalisyonda bile yer bulamaz.
Şimdi de öyle…
Ülke olarak 31 Mart yerel seçimlerine çok sıkıntılı bir süreçte gidiyoruz.Ülkenin içinde bulunduğu
dış kıskaca ve bunun hayat pahalılığı olarak ağır ekonomik sonuçlarının iktidar partisine olumsuz
yansıması…
AK Parti’nin son yıllarda içine girdiği iktidar yıpranmışlığı, sarhoşluğu, teşkilat bozulması,rant
iddiaları, koltuk kapmaca, köşe dönmece yarışları….
Ve de…
Son genel ile yerel seçimlerde kamuoyunun içine sindiremediği aday tercihleri….
AK Parti’ye yönelik ilk defa olumsuz hava estirmekte.
Cumhurbaşkanı Erdoğan da bunu gördüğü için sahalara bu esfer erken indi ve yine kendi
rüzgarıyla olumsuz havayı lehe dönüştermeye başladı. Dün yayınlanan anketlerde de vardı.
Erdoğan’ın sahaya inmesiyle beraber büyükşehirlerde gözle görülen bir artış söz konusu.
Yani anlayacağınız yük yine Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın omuzlarında…
Mudanya’nın tek çıkış yolu belli!..
Önceki gün Mudanya Belediye Başkanı ve yeni dönemde de belediye başkan adayı olan Hayri
Türkyılmaz’ın tanıtım toplantısına katıldım. Malum Mudanya, Ak Parti’nin 5 yıl önce neredeyese altın
tepsi içinde CHP’ye sunduğu sahil kasabasından biri.
Bu dönem tepsi veren ele geri dönener mi? Tam bir ay sonra net olarak göreceğiz ama…
Şu aşamada bildiğim ve gördüğüm o ki Mudanya’da Millet İttifakı’nın CHP’li Belediye Başkan Adayı
Hayri Türkyılmaz ile Cumhur İttifakı’nın AK Parti’li Adayı Ahmet Murat Ünal arasında başabaş bir
çekişme söz konusu.
Demek ki, belediye yönetiminden tam bir memnuniyet söz konusu değil.Hayri Başkan da bu durumu
iyi bildiğinden dolayı yeni dönem için yatırım ağırlıklı bir çalışma konsepti oluşturmuş.Sunumu
sonuna kadar izledim, genel anlamda Mudanya’yı mevcut konumundan alıp çıkaracak öyle parlak ve
uzun vadeli bir yatırım göremedim.
Mudanya’nın en büyük problemi ulaşım, trafik ve otopark. Bir de tarihi ve kültürel dokusunun
ortaya çıkarılıp, marka değeri haline getirilememesi.
Öyle ya, sonuçta oturup da ne yapmalı diye kafa yormaya hiç gerek yok. Aklın yolu bir.Ülkemizde
birkaç tane örneği de var. Bu kentin tek çıkış yolu tarihi ve kültürel mirasını turizm arıcılığıyla katma
değer sağlayan gerçek anlamda “İzmir’in Şirince “ gibi sahil kasabası durumuna getirmek.Trafiği de
kapıları kapattığı “büyükşehir desteği” olmadan asla çözülemez.
Uğur Mumcu Kültür Merkezi’ndeki toplantıya gelince;
Katılım fena değildi. CHP’liler belediyelerini AK Parti’ye kaptırmamak adına salonda idiler. CHP’nin il
ve ilçe başkanlarının yanısıra, İyi Parti’nin il ve ilçe başkanları da protokolda yerlerini alırken,Millet
İttifakı’nın Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mustafa Bozbey’in, kendi kalesinde Hayri Başkan’dan
da daha fazla alkış alması dikkatlerden kaçmadı.
