22 Şubat 2019 - Cuma

Bakın 5 yıl önce nasıl imiş!

Yazar - Cennet Yüzer Cankılıç
Okuma Süresi: 4 dk.
1162 okunma
Cennet Yüzer Cankılıç

Cennet Yüzer Cankılıç

cankilic@ritimhaber.com -
Google News

5 yıl önceki yerel seçimlerle içinde bulunduğumuz 31 Mart yerel seçim sürecini karşılaştırdığımızda arada çok büyük sistemsel değişimler olduğunu görüyoruz.

Şöyle ki;

5 yıl önce Parlamenter Sistemle yönetiliyorduk.

Şimdi ise Cumhurbaşkanlığı hükümet Sistemi ile 5 yıl önce  yerelde siyasi yelpaze olabildiğince geniş ve renkli idi.  Büyükşehir ve ilçelerde  ikiden fazla belediye başkan adayı vardı.

Arşive baktım.

Büyükşehir’de tam 20 aday varmış.

AK Parti Recep Altepe, CHP Necati Şahin, MHP Kadir Koçdemir, SP Selim Sait Terzioğlu ve HDP  Hasan Özaydın’la  seçim yarışında ilk sıralarda yer alırken, liste BBP’den Ekrem Alfatlı, DP’den Erhan Keleşoğlu, Hepar’dan Fethi Acer, DYP’den Zafer Sicimoğlu gibi parti ve adaylarıyla devam ediyor. Bir de bağımsız aday var.

Şimdi ise partilerin yerini ittifaklar, yelpazenin yerini  yatay doğru aldı.

2 kutuplu yarışın bir ucunda Cumhur İttifakı, diğer ucunda Millet İttifakı var.

5 yıl önce anketlerde diğerlerin içinde yer alan küçük partiler bu seçimde  yoklar.Hepsi elenmiş  neredeyse tabela partisi  sıfatından bile çıkmış durumdalar.

Şehirlerin 3. Alternatifleri mi?

AK Parti-MHP ittifakı’nın karşısında CHP-İyi Parti ittifakı var. Bir de 24 Haziran’da  ittiakların içinde olan SP ile BBP ve DSP var ki onların bu seçimde durumu biraz farklı.

SP bu seçimde hiçbir ittifakın içinde yer almayarak her bölgede kendi adaylarıyla seçime gidiyor. BBP ise  Bursa’da olduğu gibi büyükşehirde Cumhur ititfakının içinde AK Parti’nin adayını desteklerken, ilçelerde kendi adaylarıyla seçime gidiyor.

HDP  içinde bu taktik geçerli.

Batıda büyükşehirlerde aday çıkarmayarak CHP’yi örtülü destekleyen HDP, doğuda tüm il v eilçelerde kendi adayıyla seçime giriyor.

Bursa’da da aynı durum söz konusu. 

Bir de DSP var ki o da görünürde hiçbir ittitakın içinde değil ama, perde arkasında pek de öyle bilinmiyor.

Zira, pek çok seçim bölgesinde  belli  kesim tarafından “özellikle oyların bölünmesi” için  destekleniyor.

Ancak  şu bir gerçek;

SP ve DSP benim sahadan da elde ettiğim izlenime göre bu seçimlerde kendi çaplarında alternatif oluşturma noktasında bir çıkış yapıyorlar.

Zira;

İki kutuplu yarışta  bir tıkanma olduğu inancıyla  seçmenin önüne 3. ve 4. aday şıkkını koyma amacıyla siyasi yarışın içinde aktif olarak rol almaya, daha doğrusu rol kapmaya çalışıyorlar.

Bu açıdan bakıldığında SP’nin hedefinde MHP ile birliktelikten rahatsız olan AK Parti ‘nin milli görüş uzantısı içindeki eski  RP kökenliler yer alırken, DSP’de Millet İttifakı içinde İYİ Parti’den rahatsız olan ulusalcı CHP’lilere  gözünü dikmiş durumda.

Peki  hedef kitlelerindeki seçmene ulaşıp  oy alabilirler mi?

Kanımca belli miktarda oy artışı olur ama…

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Tüm Yazıları