AK Parti İl Başkanı’ndan DP’ye sürpriz sabah telefonu!..
Cennet Yüzer Cankılıç
cankilic@ritimhaber.com -Dünkü yazımda aktarmıştım. Bursa Ak Parti il Kongresine Cumhur İttifakı ortağı MHP ile BBP, CHP, İyi Parti , SP ve Yeniden Refah Partisi’nin il başkanları davet edilmiş, onlar da bu davete icap ederek pazartesi günü Tofaş Spor Salonu’nda protokolda yerlerini almışlardı.
Hatta Cumhurbaşkanı Erdoğan’ da konuşmasında davetli il başkanlarının isimlerini teker teker anons ederek, katılımlarından dolayı teşekkür etmişti.
Kongre sonrasında Demokrat Parti’den MKK üyesi Kamil Göral arayarak “AK Parti’nin kongresine bütün il başkanları davet edilirken, bizim il başkanımıza bir davet gelmemesi camiamızı son derece üzdü. İl Başkanımız Çağrı Kaplan’ın unutulduğu kanaatindeyiz”.diyerek sitemini dile getirmişti. Ben de bu cümlelerini dünkü köşeme taşıdım.
Yazım üzerine dün sabah AK Parti Bursa İl Başkanı Davut Gürkan aradı.
Önce” Kamil Başkan’ı kapattım, sizi arıyorum”dedi.
Ardından da;
“Hakikaten yazınızı okuyunca ben de üzüldüm. Tamamen yoğunluktan kaynaklanan bir unutma oldu.Kendisine de söyledim. Yoksa hiçbir art niyetimiz olamaz. Siyaseten partimiz ve kentimiz adına da eksiklik. Kongrede diğer il başkanlarımızla beraber bulunmaları bizleri sevindirirdi.”dedi ve ekledi:
“Kamil Göral Bey’e de söyledim. En kısa zamanda telafi etmek isterim, kendilerini ziyaret edeceğiz”.
Davut Gürkan’ın ardından DP MKK Üyesi Kamil Göral aradı ve şunları söyledi:
“Doğrusu sabahın ilk saatlerinde AK Parti’nin il Başkanından böyle bir “unutmuşuz, kusura bakmayın” telefonu almayı hiç beklemiyordum. Davut Başkan büyük bir incelik sergiledi ve DP camiası olarak bizleri siyaseten onore etti. Siyasette uzun süredir unuttuğumuz nezaket dilini ve siyasi inceliği bundan böyle Bursa siyasetinde yeniden yaşayacağımız kanaati oluştu. Kendisine teşekkür ediyorum”.
Daha önce de yazdım. Davut Gürkan il Başkanı olarak atandığından bu yana, AK Parti deki “ değişim” teşkilat ve AK Partili belediyelerde uzun süredir var olan gerginliğin ve huzursuzluğun yerini rahatlamaya bıraktı. Bu son olaydan da anlaşılıyor ki, iktidar partisindeki değişim Bursa siyaseti ve kente de olumlu yönde etki etmeye başladı.
TERÖRİST SEVİCİLERİ YİNE ÇARPITTI
Önceki akşam İçişleri Bakanı Süleyman Soylu Haber Global’de Candaş Tolga Işık’ın programına katıldı. Program bitiminde sosyal medyada öyle bir kirli algı operasyonu yürütüldü ki, “Bakan Soylu’dan flaş açıklama”, “Bakan Soylu itiraf etti.15 Temmuz’u Fetö yapmadı” sözü döndürüldü, durdu.
Oysa İç İşleri Bakanı Soylu programda böyle bir algıya yol açacak cümle kurmadı. Net ve gayet de anlaşılır dilde “FETÖ’nün 15 Temmuz’u tek başına yapmadığını arkasında ABD’nin olduğunu ve maşa olarak kullanıldığını” söyledi.
Ama malum terörist seviciler ve onların destekçileri her zamanki gibi sosyal medyada kirli bir oyuna girdiler. Tabii, gerek iktidar partisinin ve gerekse de Cumhur İttifakı’nın Soylu’nun başkanlığında görünen ve görünmeyen tüm teröristlere, şer güçlerine karşı yürüttüğü amansız politika ile mücadele halk tarafından çok iyi bilindiği için bu algı tutmadı ama, yine de kirli paylaşımlarının kısa sürede olsa sosyal medyada gündem olması bizler için yetti de arttı…
Hemen akabinde o bölümü deşifre ettim.
İşte kelimesi kelimesine sunucu Candaş Tolga Işık ile Bakan Süleyman Soylu arasında geçen o dialoglar:
SS: 15 Temmuz’u yapanlar sizi rahat bırakır mı? Fetö mü yaptı 15 Temmuz’u?
CTI: Nasıl bir yapıdan bahsediyor sunuz?
SS: Candaş Bey, 15 Temmuz’u fetö yapmadı, sizi rahat bırakmazlar. Ancak ayakta sağlam durursanız rahat olursunuz,bu kadar basit.
CTI: 15 Temmuz’u Fetö yapmadı demek ne demek?
SS: Fetö mü yaptı sadece diyorum.
CTI: Harici destekçilerini mi söylüyor sunuz?
SS: Söyledim canım. Tabii. 24 saat geçmeden çıktım söyledim. Nerde duruyor Fetö?
CTI: Amerika ‘da.
SS: Bitti. Beş bilinmeyenli denklem değil ki, çok büyük matematik bilmeye de gerek yok ya”
İşte böyle. Bu kadar basit.
Sizce de öyle değil mi?
Fetö’nün, PKK’nın, DHKP-C’nin ve son olarak Boğaziçi Üniversitesi’nde, rektör karşıtı eylem yapan sözüm ona üniversite öğrencilerinin içinden çıkan ve üniversiteli olmadıkları tespit edilen terörist gençler ile Kabe’nin fotoğrafını ayaklarının altına serip , üniversitenin önünde toplanan LGBT’li’lerin maşa olduğunu bilmeyen yok.
Bu ülkede sokaktaki küçük çocuklara bile sorsanız size söylerler, arkalarında kimin olduğunu!..