İktidar il başkanlığına hapsoldu!..
Cennet Yüzer Cankılıç
cankilic@ritimhaber.com -Daha 3 gün önce İYİ Parti Bursa İl Başkanı Selçuk Türkoğlu, BUSKİ'nin önünde toplantı yaptı:
"Buradan üzerine basa basa bir kez daha vurguluyoruz. Bu soyguna dur diyeceğiz. Bu fahiş faturaların Bursalılara reva görülmesine izin vermeyeceğiz. BUSKİ'nin, vatandaşı soyma aracı yapılarak, belediyelerin borçlarının ödetildiği finans kaynağı gibi görülmesine izin vermeyeceğiz."
Dün de CHP Bursa İl Başkanı İsmet Karaca, Yıldırım'da yıkılan eski Yüksek İhtisas Hastanesi'nin arazisinde basın toplantısında dedi ki:
"Bursa'da 4 tane devlet hastanesi kapandı. Kapanan devlet hastanelerinin yatak sayısı 1.100'ün üzerinde. Yerine açılan tek hastane şehir hastanesi. Adı şehir hastanesi ama şehrin 20 km. dışında. Bursa halkı zulüm çekiyor, sağlık hizmetlerine erişemiyor. Bu arazide de söz verildiği üzere derhal bir hastane açılmasını istiyoruz."
Malum, Bursa'da son dönemde en çok şikayet edilen konuların başında yüksek su faturaları ile sağlık yatırımları geliyor. Muhalefet partileri de doğal olarak en çok bu iki konudan iktidar partisine yükleniyor. Muhalefeten doğru da yapıyorlar. Bugün onların yerinde AK Parti olsa aynısını, hatta daha fazlasını yapar. Bakınız İstanbul, Ankara, Antalya, İzmir ve Mersin gibi illere. Yetmiyor, Cumhurbaşkanı Erdoğan da en tepeden buralardaki eksikleri ve halkın sıkıntılarını dile getiriyor.
Benim sözüm İYİ Parti ile CHP'ye değil. Yüksek gelen su faturaları da değil, kamu hastanelerinin yatırımları da değil. Benim asıl dikkat çekmek istediğim Bursa'daki "iktidarın yönetim boşluğu".
İYİ Parti de CHP de silkelendi, teşkilatlarının başına temsil yetkisi olan, kamuoyunda karşılığı bulunan ve ses getirecek, sözü dinlenecek, davanın eri il başkanlarını getirdi. Her ikisini de geçmişten tanırım. Hakikaten onlar sayesinde son dönemde muhalefet Bursa'da etkinik alanını ve gücünü daha da arttırdı. Bu durum iktidar açısından kabul edilebilecek veya farkedilmeyecek bir durum değil. Çünkü, burası Bursa. 2002'den bu yana genelde, 2004'ten bu yana da yerelde girdiği her seçimde oyunu arttırarak çıkan ve en son seçimde de AK Parti'nin elindeki son kalelerden biri...
***
İYİ Parti'nin de, CHP'nin de il başkanlarının tribünlere oynadığını, şovmenlik yaptığını söyleyebilirsiniz. Doğrudur, peki yerelde ve genelde iktidar olan AK Parti'nin il başkanı?
Nerede? Ne yapıyor? Niye bunlara cevap vermiyor, niye partisini savunmuyor ve toplumda oluşturdukları algıyı yıkmak, çürütmek için çıkıp konuşmuyor?
Öyle ya...
Bu il başkanlarının muhatabı Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş veya İl Sağlık Müdürü Halim Ömer Kaşıkcı değil. Ya da milletvekilleri. Doğrudan AK Parti'nin İl Başkanı Ayhan Salman.
Son 3 aydır AK Parti'ye karşı yerelde ve genelde etkili bir muhalefet yapılıyor. İktidardan hiç bir ses gelmiyor. Ha, ses geliyor ama, parayla yazı yazdırdıkları kamuoyunda karşılığı olmayanlardan...
Eskiden olsa cevap verilmesine gerek yoktu. Çünkü, muhalefet bu kadar güçlenmemiş, siyasete yeni partiler ve aktörler katılmamıştı. Ülkenin ekonomik durumu da bu kadar kötü değildi. Kaldı ki,yerelde iktidarın il başkanları gerçekten hem tabana, hem belediye ve kamu kurumlarına hem de toplumun sorunlarına hakim bir yapıda ve muhalefetin eline koz vermeyecek siyasi dile sahiptiler.
Şimdi ise öyle değil...
Bursa'da AK Parti sahadan çekildi. İl başkanlığına hapsoldu. Büyük bir yönetim boşluğu doğdu. Sizler de görüyorsunuz, Muhalefet partilerinin il başkanları 2002'den bu yana ilk defa kamuoyunda ön plandalar. Sesleri daha gür çıkıyor. Söyledikleri toplumda alıcı buluyor. Büyükşehir ve ilçe belediye başkanları aylardır muhalefetin eleştiri oklarıyla vuruluyor, il başkanlığından bir tane yönetici bile çıkıp "Başkanları", "Milletvekillerini", "Bakanları" savunma zahmetinde bulunmuyor. Belediyeler kendi halinde savruluyor. Aralarında birlik ve bebaberlik yok. Vatandaş derdini anlatacak, esnaf "siftah yapamıyorum" diyecek, işçi, çalışan, emekli "evimi zor geçindiriyorum" diyecek, iş dünyası "ürettiğim malı satamıyorum, girdi maliyetlerini karşılayamıyorum" diyecek muhatap bulamıyor. Parti tabanı kırılmış, kenara çekilmiş, onlara sen nicesin diyen yok.
Ve muhalefetin il başkanları Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı hemen hemen her gün basın ve sosyal medya aracılığıyla "diktatör ", "Sarayın başkanı" diye vuruyor. AK Parti'nin İl Başkanı'ndan tık yok! Hiç olmazsa Cumhurbaşkanı'na laf söyletmeyin...
HASTANENİN AVM'YE İHTİYACI YOK!
Haa, bu arada CHP İl Başkanı İsmet Karaca dünkü toplantısında, Yıldırım'da yıkılan Yüksek ihtisas Hastenesi'nin yerine "AKP Milletvekilinin özel hastanesine müşteri çekmek amacıyla AVM yapılacağı duyumlarını aldığını" iddia ediyor ki, külliyen asparagas. Sözünü ettiği hastane orada en az 25 yıldır var ve karşısındaki Yüksek İhtisas Hastanesi bir yıl önce yıkıldı. Bence Başkan Karaca hastaneye girip baksaydı hasta ihtiyacının olmadığını görecekti...