15 Ekim 2020 - Perşembe

Kadir’in kadersizliği değil, adaletin adaletsizliği yaktı!

Yazar - Cennet Yüzer Cankılıç
Okuma Süresi: 5 dk.
967 okunma
Cennet Yüzer Cankılıç

Cennet Yüzer Cankılıç

cankilic@ritimhaber.com -
Google News

Bir taraftan eski eşi veya sevgilisini sokak ortasında öldüresiye döven adam savcılıktan elini kolunu sallayarak çıkıyor, öbür taraftan sokak ortasında erkek arkadaşı tarafından dövülen kadını kurtaran 20 yaşındaki genç 12 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırılıyor.

 

Hani adaletin kestiği parmak acımazdı? Bal gibi acıyor işte. Tek amacı dövülen kadını zorbanın elinden almak olan Kadir Şeker kardeşimize verilen bu ceza sadece benim, sizin değil, tüm toplumun vicdanını sızlatıyor. Hak, hukuk bu mu dedirtiyor.

 

Hani bu ülkede kadına şiddet, tecavüz, öldürme yaptırımların en ağırıyla cezalandırılacaktı ya, yok bizim yasalarımızda kadına yönelik şiddet, tecavüz, darp, öldürme vb. dahi bir tanımlama olmadığı için böyle bir ceza yok. Kadını öldürme yerine adam öldürme tanımı var. Tamam, buna da razıyız, ama bu ülkede öteden beri pozitif ayrımcılıkta sürekli kadın cinayetleri işleniyor, kadın tecavüzlerinden geçilmiyor ve tabii ki kadına şiddet olayları artarak devam ediyor.

 

Önü bir türlü alınamıyor. Hem aile içinde, hem aile dışında.

 

Konyalı Kadir Şeker kardeşimiz de gözünün önünde bir adamın genç kadını öldüresiye dövdüğünü görünce insanlık namına müdahalede bulunuyor. Kadını onun elinden kurtarıyor, sonra o adam öfkesine hakim olamıyor, bu sefer gidip Kadir’e saldırıyor. Hem de arkadan. İşte o esnada ne oluyorsa oluyor boğuşmanın sonrasında saldırgan bıçakla yaralanıp hayatını kaybediyor.

 

Ve Kadir de bir kadının hayatını kurtarırken, bir adamın ölümüne sebep oluyor, katil damgasını yiyor. Kendi hayatını, geleceğini de karartıyor.

 

Kader dedikleri bu olsa gerek…

 

De…

 

Kadir Şeker saldırganı kasten öldürmüyor. Şahitlerin de ifadesine göre saldırgan arkasından ona saldırıyor. Yani kavgayı başlatan o değil… Üniversiteye hazırlanan idealleri olan 20 yaşındaki genç, aslında oturup eski sevgilisinden dayak yiyen kadını öylece sessizce seyretse, ya da görmezden gelse, ya da hiç oralı olmadan yanlarından çekip gitse başına bu olaylar da gelmeyecekti.

 

Ama o ne yaptı? Her Türk erkeği değil, her insanın yapması gerekeni yaptı. Kavgayı ayırmaya ve mağdur olan kadını kurtarmaya kalktı. Elbette kahraman olmayı beklemiyordu lakin, katil olmayı, 12.5 yıl hapis cezasına çarptırılmayı da hiç beklemiyordu.

 

Toplum da kadını kurtaran genç delikanlıya verilen bu ağır hapis cezasını hiç beklemiyordu. O yüzden vicdanımız rahatsız, adaletin verdiği kararı içimize sindiremiyoruz. Karara itirazımız var. Adaletin kararları toplumun vicdanıyla örtüşmediği sürece tam bir adaletten bahsetmemiz mümkün değil.

 

Bu karar hepimizi derinden üzdüğü gibi, bundan sonra bırakın çocuklarımızı dışarıdaki hiçbir kadın, erkek gözünün önünde dövülen, mağdur olan kadına kolay kolay yardım etme cesaretini gösteremeyecek, sessiz kalacak. Çünkü Kadir aklına gelecek!

 

CORONALI İL YÖNETİCİLERİNİN KONGRELERDE NE İŞİ VAR?

 

Benim bildiğim kadarıyla Covid-19’a yakalanmış ve ya filyasyon ekibi tarafından evinde karantinaya alınmış kişi veya kişilerin hastalıkları geçinceye kadar en az 14 gün dışarıya çıkmaları hem tıbben hem de İçişleri Bakanlığı’nın genelgesiyle yasak.

 

Tabii bu yasak iktidar partisinin mensupları için geçerli değil. Onlar Covid’li Covid’li her mekana girip, gezebilirler, toplantılara katılabilirler.

 

Çünkü onların dokunulmazlıkları var.

 

Adları bende saklı,  koronaya yakalandıkları tıbben de belgelenmiş il yöneticilerinden benim bildiğim 3 isim, 10 gün önce tamamlanan AK Parti‘nin ilçe kongrelerine ellerini kollarını sallayarak katıldılar.

 

Ki onların koronalı olduklarını yakın çevreleri de gayet iyi biliyordu. Kimsenin” Sizin burada ne işiniz var? Evinizde olmanız gerekiyor, git dinlen abi” deme uyarısında bulunmaması da ayrı bir fecaat.

 

İl yöneticilerinin bu sorumsuzluğundan sonra teşkilatlarda COVID vakalarının artmış olması hiç şaşırtıcı değil…

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Tüm Yazıları