Bursa’nın çiçeği burnunda 3. Üniversitesini biz de gezdik
Cennet Yüzer Cankılıç
cankilic@ritimhaber.com -Bursa, Uludağ Üniversitesi ile Bursa Teknik Üniversitesi’nin ardından 9 Mart tarihinde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, YÖK’ün ve TBMM’nin onayıyla 3. Üniversitesi olan Mudanya Üniversitesi’ne kavuştu. |
|
Bursa, Uludağ Üniversitesi ile Bursa Teknik Üniversitesi’nin ardından 9 Mart tarihinde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, YÖK’ün ve TBMM’nin onayıyla 3. Üniversitesi olan Mudanya Üniversitesi’ne kavuştu. Daha doğrusu Çağrışan’da teknik anlamda binası tamamlanmış, tabelası asılmış, YÖK’ün istediği tüm şartlar eksiksiz yerine getirilmiş, neredeyse 1 yıldır dosyası onayda bekleyen, hatta kurucu Rektörünün ismi dahi belirlenen Bursa Eğitim ve Kültür Vakfı Üniversitesi, resmi hüviyetini kazanmış oldu. İşte Bursa’nın uzun süredir beklediği bu 3. Üniversite kurulur kurulmaz, Bursa Valisi Yakup Canbolat olmak üzere, kentin siyasileri, bürokratları ve iş insanları tarafından ziyaretçi akınına uğradı. Biz de; AK Parti Siyasi ve Hukuki işler Genel Başkan Yardımcısı, eski Bursa Milletvekili ve İl Başkanı Mehmet Tunçak, İş Adamı Mehmet Adanur’la birlikte Cumartesi günü Bursa Eğitim ve Kültür Vakfı Başkanı Gıyasettin Bingöl’ü Mudanya Üniversitesi’nde ziyaret ederek hayırlı olsun dileklerimizi ilettik. Bizi sağ olsun kapıda karşılayan Gıyasettin Bingöl, önce Üniversite’nin kuruluş aşamasını anlattı. “Biliyorsunuz biz Bursa’ya eğitim alanında ilkleri vermeye çalışan bir aileyiz. Bursa Kitap Merkezi Bursa’da doğdu, Avrupa ve şimdi de e-ticaretle dünyaya kapılarını açtı.Sınav Dershaneleriyle başlayan eğitim yolculuğumuzda Sınav Okulları olarak, ana okulu, ilkokul, orta ve lise ile kente değer katmaya çalıştık,binlerce öğrenci yetiştirdik. Bu yolculukta 20 yıllık hayalimdi ve şimdi bu hayalim gerçek oldu. Bursa’nın Vakıf Üniversitesi yoktu o eksiği de biz Bursa’ya kazandırdık.Bizim için bu büyük onur “ Gıyasettin Hoca, açıkçası üniversiteyi Bursa’ya kazandırırken bir hayli yoruldu, hırpalandı.Tüm şartları yerine getirdiği halde YÖK’te başvuru dosyası beklerken bir ara ümitsizliğe kapıldığını söyledi: “Bu binayı özel bir okuldan alıp üniversite için fiziki şartlarıyla yerine getirdik. Kısa süre önce İstanbul’dan bir yatırımcı özel hastane yapmak için bize geldi, iyi de fiyat verdi, ben de akşam çocuklarımı topladım -isterseniz bu sevdadan vazgeçelim hazır alıcı varken burayı satalım-dedim. Çocuklar” Baba biz tamam desek bile sen yarın sabah o yatırımcılara hayır dersin, çünkü biz seni biliyoruz, sen direneceksin ve üniversiteyi er geç açacaksın-dediler. Dinledim ve iyi madem dedim,çocuklarım benim bu sevdadan vazgeçmeyeceğimi benden daha iyi biliyorlar, içten içe de sevindim, dedim ki, ben yapamasam, onlar günün birinde mutlaka yapacaklar” Ardından da teknik bilgiler verdi: “Üniversitemiz, 27 bin 500 metrekare kapalı alanda eğitim verecek. Yeni eğitim-öğretim döneminde öğrenci kabulüne başlayacağız. Burada Mühendislik, Mimarlık ve Tasarım Fakültesi, Sanat ve Sosyal Bilimler Fakültesi, Sağlık Bilimleri Fakültesi olacak. Bursa sanayi şehri, o yüzden Meslek Yüksek Okulu’nu da bünyemize kattık, yine Lisans Üstü Eğitim Enstitüsü’de kentimiz için büyük bir şans. Kampüsümüzde kız ve erkek öğrenci yurtları, laboratuvar, atölye, stüdyo, kütüphane, panel ve sergi salonları ile kongre merkezlerimiz, okuma salonlarından oluşan kafelerimiz, yemekhanelerimiz, gösteri etkinliklerinin yapılacağı anfi tiyatromuz gibi gençlerin tüm ihtiyaçlarını karşılayacak sosyal donatımlarımız bulunuyor.”Üniversite’nin kurucusu Gıyasettin Bingöl, kentin siyasilerinin vakıf üniversitesinin kurulması fikrine ve süreçte Ankara nezdindeki bürokratik işlemlerin yerine getirilirken çıkan sorunların aşılmasında kendilerine büyük destek verdiklerini de söyledi: “Başta Bakanımız Faruk Çelik, yine eski İç İşleri Bakanımız Efkan Ala ve tabii ki eski Başbakan Yardımcımız Hakan Çavuşoğlu başta olmak üzere milletvekillerimiz ile Uludağ Üniversitemizin rektörü sağ olsunlar hep yanımızda yer aldılar. Kendilerine teşekkür ederim” Sohbetimizin ardından Gıyasettin Bingöl, bize Mudanya Üniversitesi’ni en alt kattan en üst kata kadar her bir bölümünü tek tek gezdirdi. Hakikaten fiziki yapı ve teknik donanım anlamında Avrupa kentlerindeki üniversitelerle yarışacak düzeyde. Hoca’nın ideali ise, sadece binanın değil, eğitim kalitesinin de Avrupa standartlarında, dünyanın en başarılı üniversiteleri içinde ilk sıralar için yarışır durumda olması. Bu arada; Üniversite’nin kurucu rektörü için de Cumhurbaşkanı Erdoğan’a Mütevelli Heyeti tarafından Bursa’nın yakından tanıdığı Burak Küntay’ın adı verildi. Büyük olasılıkla bu isim atanacak. Burak Hoca’nın üniversite ile bu kente büyük katkı sağlayacağına inancım da tam… Neticede bu kent onun baba ocağı…
|