Bursa’nın elindeki tek festivale bu reva mı?
Cennet Yüzer Cankılıç
cankilic@ritimhaber.com -
Şu bir gerçek;
Bursa Bursa olalı şu 3 saç ayağını bir türlü oturtamadı:
“Kültür, sanat ve turizm”
Aslında alt yapı çok sağlam ve bir o kadar da zengin. Ama demek ki bu zenginliği gün yüzüne çıkarıp satmasını, pazarlamasını bilmiyoruz.
Bilmediğimiz gibi bu işleri kendine dert edinenlere de engel oluyoruz, hem de en üst mercilerce…
Nasıl mı?
****** ****** ******
Dedik ya, 12 ay dolu dolu sanat ve kültürel etkinlikler de fakiriz diye. En azından senede 15 günde olsa dolu dolu bu açığı kapatacak elimizde en prestijli olarak bir tek Uluslararası Bursa Festivali var.
90 ‘lı yıllardan itibaren bu festivali gazeteci olarak çoğunlukla atlamadan takip edenlerdenim. Geçen yıl pandemi dolayısıyla yapılamamıştı, bu sene tüm ekonomik sıkıntılara ve yaşanılan toplumsal felaketlerin acılarına rağmen Bursalı sanatseverler bu kültürel değerden mahsun kalmasın, gelenek bozulmasın diyerek Bursa Kültür Sanat ve Turizm Vakfı tarafından yerli ve yabancı sanatçıların yer aldığı dolu dolu etkinlik düzenlendi.
Festival, 11 Ağustos’ta Kültürpark Açık Hava Tiyatrosu’nda start aldı.
Ama gelin görün ki, 59. Su düzenlenen Uluslararası Bursa Festivali başladığı günden bu yana ne organizatörlerde, ne idari yöneticilerde, ne sanatçılarda, ne vakıf yöneticilerinde, ne sponsorlarında, ne de tribünlerdeki izleyicilerinde tat tuz bırakmadı. Tüm heyecan, tüm özlem bitti.
Çünkü hemen hemen her gece deyim yerindeyse ki , öyle polis tarafından baskına uğruyor.
***** ****** *****
Polis ne yapsın.
Emir büyük yerden.
Çünkü bu kentin en üst mülki idare amiri “müziğin sesi kısılsın””sanatçılar yüksek sesle şarkı, türlü söylemesin, rahatsız olunuyor” diye emir veriyor.
Hatta ses ölçümü dahi yaptırıyor.
Düşünsenize, uluslararası festivalde sanatçı sahnede şarkısını okurken, bir anda kapılardan içeriye polisler giriyor ve herkes neye uğradığını şaşırıyor. Üstelik saatler gece yarısı değil. Yani 24.00.
Hadi anlarım, ortada İç işleri Bakanlığı’nın yayınladığı bir genelge var. O genelgeye uyulmuyor, 24.00’dan sonra tribünlerdeki izleyiciler sanatçıdan bir şarkı daha okumasını istiyorlar, o da kıramayıp okuyor. Vali Bey o zaman haklı olarak “gidin uyarın” talimatını verir, ama ortada böyle bir sakıncalı durum da yok.
Her şey yasal ve meşru.
Gelin görün ki, ne Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş ne de bu festivalin düzenleyicisi Bursa Kültür Sanat ve Turizm Vakfı Başkanı Özer Matlı işin içinden çıkamıyorlar.Tüm idari ve siyasi yollar denendiği halde sanatçıların konseri sırasında polis baskınları devam ediyor.
Kimi kime şikayet edeceksin?
Tüm iyi niyetli çabalar tükenmiş durumda.
En üst mülki idare amiri tutumunda kararlı.
Hatta daha da ilerisi mevcut.
Öğrendiğim kadarıyla, Kültürpark Açık Hava Tiyatrosu, festivalin hemen bitiminde yani 30 Ağustos tarihinden sonra Valiliğin emri ile mühürlenecek.
Ne diyeyim, Bursa Mülki İdare Amiri yönünden en bahtsız dönemini yaşıyor.
Oysa biz gazeteciler olarak Kültürpark Açık Hava Tiyatrosu’nda Valisinden belediye başkanına, milletvekillerinden partilerin tüm il başkanlarına, emniyet müdüründen bürokratlara kadar Bursa’nın önde gelen idari isimlerinin yer alarak “destek” verdiği ne festivaller de gördük.
Nereden nereye?