30 Nisan 2025 - Çarşamba

İmamoğlu süreci ve Bursa

Yazar - Cennet Yüzer Cankılıç
Okuma Süresi: 6 dk.
36 okunma
Cennet Yüzer Cankılıç

Cennet Yüzer Cankılıç

cankilic@ritimhaber.com -
Google News

 

 

Geçen günlerde AK Parti seçmeni olan bir iş insanı dostumla konuşurken “Devlet böyle yönetilmez, ben bu saatten sonra Ekrem İmamoğlu’nu rüşvet alırken gözümle görsem de onun yolsuzluk yaptığına inanmam. Bizi artık bu duruma getirdiler” dedi.

Yine, önceki gün Ak Parti belediye yönetimlerinde bulunmuş bir başka iş kadınıyla konuşmamda da “İmamoğlu’nun hakkındaki iddialar belki doğrudur ama bu şekilde tutuklanması hiç doğru değil, kötü oldu. Bu bize siyaseten ters yansıdı” dedi.

Ki bu kadın arkadaşımı kessen damarlarından Ak Parti kanı akar.

….. ……

Her hafta Salı geceleri AS TV’de canlı yayınlanan “Platform” programına katılıyorum. Filiz Çatalkaya’nın moderatörlüğünde gazeteci dostlarım Yusuf Kayışoğlu ve Hasan Boztürk’le gündemi yorumladığımız bu programlardaki değerlendirmelerin pek çoğunu gündem yoğunluğu nedeniyle kaleme alamıyorum.

Üzerinde sıklıkla durduğum konuların başında İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu operasyonunun siyasi ayağının iyi yönetilmediği gelirken, ikinci olarak da ekonomik sıkıntı geliyor.

Kısaca özetlersem değerlendirmelerimi;

“30 yıl sonra diplomasının iptali ve üzerinden 12 saat geçmeden evinden 500 polisle apar topar emniyete götürülmesi, yolsuzluk iddiasıyla tam da parti içinde Cumhurbaşkanı adaylığı için ön seçime girdiği gün tutuklanması, kamuoyunda doğal olarak siyasi operasyon algısına yol açtı.

Asıl hukuki gerekçeleri gölgeledi. Ardından da Özgür Özel’in CHP Genel Başkanı olarak milyonların katıldığı Saraçhane mitingleri yıllar sonra sokakların nabzını yeniden yükseltti. Zaten insanların canı burnunda, ekonomik krizden dolayı. Bu mitingler, iktidara karşı bir haykırma zemini oluşturdu. Tam da siyasi kutuplaşmanın, ayrışmanın yumuşadığı, Suriye başarısının Erdoğan’ın hanesine yazıldığı, MHP Lideri Devlet Bey’in öncülüğünde açılımın da başladığı bir dönemde toplum yeniden ayrıştı. PKK’nın silah bırakma süreci de gölgelendi, İktidar süreci iyi yönetemedi.”

Birkaç defa “Sanki gizli bir el süreci baltalıyor” da dedim.

Ve yine dip not olarak da söyleyeyim, İmamoğlu’nun 19 Mart ‘ta tutuklandığı ekiple içeriye giren İBB Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat’ın kronik kalp ve yüksek tansiyon rahatsızlığından sık sık hastaneye kaldırıldığı o günlerde yargı kararlarının kamuoyu vicdanıyla örtüşmesi gerektiğini belirtip, evinde tutukluluğunun devamı gerektiğini de söylemiştim ki, zaten yargı da birkaç gün sonra bu yönde karar verdi.

SIRADA BURSA VAR MI?

Buradan nereye geleceğim.

Önceki gün büyükşehir belediye başkanlığında tam bir yılını olduran Mustafa Bozbey’in geçen sürede yaptıklarını anlatan toplantısında idim.

Neler yaptığından ziyade, bir yıl önce göreve geldiğinde nasıl bir tablo ile karşılaştığını. Kurumların içinin nasıl boşaltıldığını, proje diyerek nasıl paralar aktarıldığını ama o projelerin israftan başka bir anlam taşımadığını anlatan görselle birleştirdiği uzun sunumunu görünce “Biz göreve geldiğimizde, değişim olduğunda Bursa nefes aldı, özgürleşti” sözleri daha bir dikkat çekiyor.

Başkan Bozbey geçmiş dönemde “israf” olarak nitelendirdiği projelerin her birinden sonra “Hani Bursaspor şampiyon olunca koltuklarının altına dosya sıkıştırıp koşa koşa savcılığa gidenler var ya, bunlar için neden gitmiyorlar? Ya da bunlara ne diyecekler?” diyerek aslında bir önceki dönem belediye yönetiminin görevi kötüye kullandığını ima etti . Ve tabii “Koskoca Bursa Büyükşehir Belediyesini Çemişgezek Belediyesi gibi yönetmişler” benzetmesi de yaptı.

Toplantıda Gazeteci Tayfun Çavuşoğlu “İmamoğlu’ndan sonra Bursa’da bazı mahallelerde Mustafa Bozbey görevden alınırsa yerine kim gelebilir? “yönündeki anket iddialarını sordu.

Önce “Benim de kulağıma böyle söylentiler geldi, umarım doğru değildir” dedi, ardından da;

“Bursa’nın iradesine Bursalı sahip çıkıyor. Eğer böyle bir şey varsa da Allah’tan korksunlar, kuldan utansınlar Başka da bir şey diyemiyorum” diye ekledi.

Ben de İmamoğlu operasyonundan 20 gün kadar önce “Bozbey en geç Mayıs’ta görevden alınacak” iddialarını duymuştum, ama hiç ihtimal vermedim.

Açıkçası ne böyle bir anketin varlığına inanıyorum, ne de havada uçuşan dedikodulara. İktidar partisinin işi gücü yok, “Sandıktan da açık ara farkla çıkmış Bursalı bir ismin yerine kim gelsin?” diye gizli anket mi yaptıracak? Böyle basit ve ucuz bir siyaset anlayışı Ak Parti’ye göre değil. Hele ki İmamoğlu operasyonunda siyaseten başarısız bir algıya yol açtıktan sonra…

Tamamen asılsız ve kente de zarar verecek dedikodular. Bursa’nın bu asılsız söylentilerle uğraştırılmaması gerektiğine artık hizmet alma vaktinin geldiğine inanıyorum…

 

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Tüm Yazıları