Zindan Kapı “etkileyiciliğiyle” hizmette, sırada İpek Fabrikası var
Cennet Yüzer Cankılıç
cankilic@ritimhaber.com -Şu bir gerçek, kentlerde köhne halde yıkılmaya ve yok olmaya mahkum kalan tarihi yapıların yeniden restore edilerek günümüze ve tabii ki gelecek nesillere kazandırılması çalışmaları AK Parti döneminde yerel yönetimlerin asli görevleri arasına girdi.
Bursa’da da bu anlamda son 15-16 yılda surlar, köşkler, hanlar, hamamlar, evler, çarşılar restore edilerek, kültürel değerleriyle zenginleştiren çalışmalara, projelere her geçen gün yenileri ekleniyor.
Hafta içinde bu güzelliklerden ikisinin tanıtımına şahit olduk.
Biri Büyükşehir Belediyesi tarafından restorasyonu tamamlanarak hizmete açılan Zindan Kapı, diğeri de uzun uğraşlar sonucu tahsisi gerçekleştirilip restorasyon çalışmalarına başlanan Yıldırım’daki Osman Fevzi Efendi Köşkü ya da diğer adıyla Osman Fevzi Efendi İpek Fabrikası.
ZİNDAN KAPI BU HALİYLE BURSA’DA BİR İLK
Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar’ın sadece Bursa’ya değil ülkemizin de turizmine kazandırdığı Panorama 1326 Bursa’nın Fetih Müzesi nasıl ki alanında dünyanın en büyük tam panoramik müzesi olarak muhteşem yapıtlardan biri olarak göz dolduruyorsa, Büyükşehir Belediyesi’nin yaklaşık 10 gün önce Bursa’da ilk defa gerçekleştirilen ses ve ışık efektleriyle hizmete açtığı Zindan Kapı da bir o kadar etkileyiciliğiyle kentte ilk sıralarda yerini aldı.
Ankara’da olduğum için o muhteşem açılışa gidememiştim ama birkaç gün önce basın mensuplarına yönelik yapılan özel tanıtım programında Zindan Kapı’yı gezdim ve dedikleri gibi “etkileyici ötesi!”
Zindan Kapı, tarihi Bursa surlarının 5 kapısından biri. 2 bin 200 yıllık kapının, surların altında bulunan zindanlardan dolayı bu ismi aldığı rivayet ediliyor. Surların Alacahırka bölgesine çıkışında bulunan Zindan Kapı’nın kazısına 2015’te başlanmış olunsa da, restorasyonu ve bugünkü konseptini kazanması yani büyük bölümü Alinur Aktaş’ın eseri. Başkan Aktaş ta katıldığı tanıtım programında bu eserden duyduğu mutluluğu ve heyecanı açıkça dile getirdi, ki bu konuda ne kadar övünse çok haklı.
“Göreve geldiğim ilk günden bu yana sürekli buraya gelip çalışmaları yakından takip ettim.Burasının öyle klasik müze görüntüsü yerine daha farklı olması için ne yapabiliriz noktasında bu konsepti kazandırmanın daha uygun olacağını düşündük”
Dediği gibi klasik müze anlayışı yerine sıra dışı bir görsellik sunuyor.
Aslına uygun olarak restore edilen Zindan Kapı’nın giriş kısmı kafeterya olarak hizmet verirken, iç kısımları yani 19. yy. sonlarına kadar hapishane olarak kullanılan odaları yerli ve yabancı sanatçıların canlı performanslarının, heykellerinin, tematik sergilerinin yer alacağı çağdaş sanat galerisi, interaktif dijital müze ile ses ve ışık efektlerinin sunumlarının gerçekleşeceği görsel şölene ev sahipliği yapıyor. Turizme kazandırılan bu yapı mevcut haliyle Bursa’da ilki teşkil ederken, çağdaş sanat galerisi olarak da kentin bu alandaki açığını kapatan ilk etkinlik mekanı.
Dedim ya zindanın kendisi hele hele kanlı kule denilen insanların kurban edildiği bölümüyle, en üstte teras olarak bildiğimiz kulesinden de Uludağ yamaçlarında fener gösterisini andıran muhteşem görüntüsüyle (geceyi kastediyorum) insanı sanki zamanın içinde bir gezintiye çıkarıyor. Kısa sürede yerli ve yabancı turistlerin uğrak yeri haline gelecek olan burayı mutlaka ilk fırsatta görmelisiniz.
SIRADA FEVZİ EFENDİ KONAĞI VAR
Bursa’nın bu tarihi zenginliğine 11 ay sonra Yıldırım İlçesi’nden bir eser daha katılıyor.
Maksem sırtlarında Karaağaç Mahallesi’nde bulunan Osman Fevzi Efendi Köşkü. Diğer adıyla Osman Fevzi Efendi İpek Fabrikası. 1860’lı yıllarda Bursa Ticaret ve Sanayi Odası’nın kurucu başkanı, bir dönem Bursa Valiliği yapan Osman Fevzi Efendi’nin önce konut ardından da ilk Müslüman-Türk işadamları tarafından kurulan İpek fabrikası olarak hizmet veren bu bina 1953-1983 yılları arasında Çocuk Esirgeme Kurumu, sonrasında da Verem Savaş Hastanesi olarak hizmet vermiş. İşte süreçte virane olarak kaybolmaya ve çevresine de tehlike saçamaya başlayan o bina, şimdi Yıldırım Belediyesi’nin girişimleriyle yeniden hayat bulacak.
Geçen hafta başı restorasyonuna başlanan bu binanın tanıtım tören vardı. Mahalle sakinleri ile basın mensuplarının yoğun ilgi gösterdiği , benim de katıldığım törende Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz tescilli binanın uzun süren bürokratik işlemlerinin ardından göreve geldiğinde Yıldırım Belediyesi’ne geçtiğini ve restorasyon çalışmalarını başlattıklarını söyledi.
Başkan Yılmaz ”Sosyal yaşam merkezi olarak kullanacağımız bu binada kafeterya, restoran, müze, sanat galerisi, toplantı ve eğitici atölyeler yer alacak. Tarihi dokusuna sadık kalınacak bu bina bittiğinde kentimizin kültür, sanat ve tabii ki turizm hayatına katkı sağlayacak” dedi.
Bina normalde 1.5 yıl gibi sürede tamamlanacaktı, ancak Bursa’nın 2022’de Türk Dünyası Kültür Başkenti seçilmesinden dolayı 11 ay sonra yani önümüzdeki Eylül ayında hizmete açılması planlanıyor.