Bakan Soylu’dan hem şehidimize hem de eski başkana büyük vefa…
Cennet Yüzer Cankılıç
cankilic@ritimhaber.com -
Daha önce de buna benzer olay yaşanmıştı. İç işleri Bakanı Süleyman Soylu’yu taşıyan uçak kötü hava şartlarından dolayı Bursa’ya inememiş, geri dönüş yaparak Eskişehir’ezorunlu iniş yapmış,Bakan Soylu oradan kara yoluyla kente gelerek programa katılabilmişti.
Bu sefer de aynısı oldu. Afrin’de şehit olan Uzman Çavuş Gökhan Çakır’ın cenaze törenine katılmak üzere Ankara’dan İnegöl’e helikopterle hareket eden Bakan Soylu, Danışmanı Harun Akın ve beraberindeki heyet yoğun sis dolayısıyla İnegöl’e iniş yapamadı. Bakan Soylu’yu taşıyan helikopter Bilecik’e acil iniş yapmak zorunda kaldı ve Bakan Bilecik Valisi Bilal Şentürk’ün makam aracıyla İnegöl’e gelerek şehidimizin cenaze törenine son anda da olsa katıldı.
Bu arada Bakan’ı bekleyen Bursa protokolü 2 defa yer değiştirdi. İnegöl Stadyumu’ndan sonra Organize Sanayi Bölgesi’ndeki helikopter alanına giden karşılama heyetinin içinde idim. Uludağ’ın eteğinde olduğu için tüm soğuğu çeken İnegöl’de karla karışık müthiş bir ayaz vardı.
Ama tabii o ayazın o anda Kent Mezarlığı’nda defnedilen şehit askerimizin anasının, babasının, eşinin ve yakınlarının içinde kora dönüştüğünü söylememe bile gerek yok.
Törenin sonunda Bakan Soylu’nun şehidimizin fotoğrafını, Türk Bayrağını ve Kur’an-ı Kerim’i babasına teslim ederken babanın ve ailenin o metanetli mağrur duruşunun, ağzından dökülen “vatan sağolsun” sözlerinin ise orada bulunan hepimizin yüreğini tarifsiz bir şekilde dağladığını belirtmeliyim.
HİKMET ŞAHİN’İN MEZARINA DA GİTTİ
İç İşleri Bakanı Süleyman Soylu, şehidimizin mezarına toprak atıp duasını ettikten sonra vefa anlamında yine şahsına yakışan çok güzel bir tavır sergiledi.
Resmi programının dışında 10 yıl önce hain bir kurşunla hayata gözlerini yuman Büyükşehir eski Belediye Başkanı Rahmetli Hikmet Şahin’in mezarını ziyaret etti.
Tam mezarlıktan çıkarken Bursa eski Milletvekili Hüseyin Şahin kulağına eğilerek “biliyorsunuz amcam da burada yatıyor Sayın Bakanım” hatırlatması üzerine “Hadi gelmişken ona da bir dua edelim” dedi ve Bursa Valisi Yakup Canpolat, AK Parti il Başkanı Davut Gürkan’la berabermezarına gitti.
Hatta yolda giderken mezarlık içinde ismini bilmediğimiz bir kadın yolunu kesti:
”Bakanım ben de şehit yakınıyım.Hem kardeşim hem babam ikisi de şehit düştüler. Bakın burada yan yana yatıyorlar” demesi üzerine kadının omzuna kolunu attı ve “Allah onlardan razı olsun. Nerdeler, hadi gidelim”dedi. İkisi önden gittiği için biz yetişemedik, duasını edip dönerken bana”Hikayesini bir dinlemelisin”dedi ama, tabii o hengamede şehit yakını bayanı bulmam mümkün olmadı.
Bakan Soylu her gittiği yerde vatandaşlar tarafından büyükilgi görüyor. İnegöl’de kaldığı kısıtlı zaman diliminde de bu sevgiyi , ilgiyi farketmemek mümkün değildi…
Bu arada konusu açılmışken bilmeyenler için hatırlatma yapmakta fayda var.
2004-2009 yılları arasında Bursa’da Büyükşehir Belediye Başkanlığı yapan Hikmet Şahin, AK Parti, 2001’de kurulduğunda İnegöl belediye başkanı olarak Türkiye’de partiye ilk geçiş yapan başkan oldu. 2009’da partisi belediye başkanı göstermeyince o dönem Genel Başkanlığını Süleyman Soylu’nun yaptığı DP’ye geçti.Soylu, İnegöl’de düzenlenen büyük bir katılım töreni ile Şahin’e DP rozeti taktı ve o seçimlerde ikili iyi bir dost oldu.
Şahin’in tüm Bursa’yı yasa boğan ölüm haberini aldığında da ilk Bursa’ya gelen, ailesini yalnız bırakmayan yine Soylu idi ve dönemin Ak Parti’li isimlerinin katılmayarak büyük bir vefasızlık sergiledikleri cenaze törenine de katılan tek siyasi o oldu.
Bu arada ailenin o dönemki ailevi ve siyasi kırgınlıklarını yakınen bilen biri olarak Hikmet Şahin’in yeğeni eski Bursa Milletvekili Hüseyin Şahin’in bu tavrının beni son derece duygulandırdığını belirtmeliyim. İkilinin o anda en yakınında bulunan biri olarak ben Hüseyin Şahin’in samimiyetini, içtenliğini gördüm.
Rahmetli yaşarken eşi Neriman Hanım’dan sonra en çok yeğeni Şahin’in sözlerine değer verir ve hep yakınında tutardı. AK Parti Şahin’i aday göstermediğinde neden sonra istifa kararını aldığında, sadece ikimiz karşı çıkmıştık.
Başkan Şahin üzülmekte, kırılmakta, küsmekte haklıydı. Partide kimse yokken o vardı ve anketlerde en başarılı belediye başkanı olarak çıkmasına rağmen,(hala en başarılı belediye başkanı ünvanını koruyor) AK Parti’nin ilk yıllarındaki o tüm önyargılar içinde toplumun her kesiminde sevgi ve saygı oluşturmasına rağmen, partisi aday göstermeyerek büyük bir haksızlık yapmıştı. Halbu ki dönemin Başbakanı, Cumhurbaşkanı Erdoğan bir telefon açsa idi,”onore”olacak ve istifa etmeyecekti. Bunu bana özelde dile getirdiği için yazmakta sakınca görmüyorum.
Ölümünden kısa bir süre sonra yapılan genel seçimlerde AK Parti Bursa listesinden yeğeni Hüseyin Şahin’in aday gösterilip milletvekili seçilmesi, partinin ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Şahin’e vefası olarak algılandı ama…
Giden çoktan gitmişti…
