31 Ağustos 2020 - Pazartesi

Orhaneli'deki mermer rezervimiz de tam 500 milyar dolarlık ama...

Yazar - Cennet Yüzer Cankılıç
Okuma Süresi: 5 dk.
1354 okunma
Cennet Yüzer Cankılıç

Cennet Yüzer Cankılıç

cankilic@ritimhaber.com -
Google News

Karadeniz'de bulunan doğalgaz rezerviyle birlikte gözler yeraltı kaynaklarımıza çevrildi ya, kısa bir araştırma yaptım ve ister inanın ister inanmayın, meğer biz Bursa halkı olarak zengin maden yataklarının üstünde yan gelip yatıyormuşuz da haberimiz yokmuş!

 

Gerçi Türkiye Maden Arama Tetkik Genel Müdürlüğü ile Maden Mühendisleri Odası'nın verilerinde bu bilgiler mevcut ama işte kağıt üstünde ve yeraltında...

 

Maşallah, milyon tonlara varan, altın, bakır, çinko, krom, wolfram, bor, kömür ve mermer madenleri de toprağın altında ya asırlardır çıkarılmayı bekliyor, ya bulunan rezervler karlı yatırım değil diyerek üstü örtülüyor, ya da zengin yataklar işgüzarlık nedeniyle işletilemiyor.

 

Örneğin ben bilmiyordum, İnegöl'ün altın, bakır ve çinko rezervleriyle zengin bölge olduğunu ve dünyadaki ilk krom madeni yataklarının bizim Orhaneli'de bulunduğunu...

 

 

1848 yılında Alman bir mühendis tarafından bulunan krom madeninin Mustafakemalpaşa'yı da içine alan bölgede 6 milyon ton civarında bir rezerve sahip olduğunu ve Osmanlı döneminde ocak sayısının 80'in üzerine çıktığını, Cumhuriyet dönemiyle beraber özellikle son yıllarda azala azala sadece cılız 10 yatakla işletmesinin yapıldığını üzülerek yeni öğrendim.

 

Yine Uludağ'daki Wolfram madeni de öyle. Diğer adıyla tungtem olan bu maden, metaller içinde çelikten daha sert ve 3 bin 482 derecede eriyebilen bir element olduğu için demiryolu, uçak, gemi, uydu, füze, uzay kapsülü yapımı gibi ağır sanayide kullanılıyor. Yaklaşık 20 milyon ton rezerve sahip wolfram 1988 yılına kadar Eti Maden Tesisi tarafından işletiliyordu. Ancak 1989 yılında zarar ettiği gerekçesiyle faaliyeti sonlandırıldı, ardından bu şirket özelleştirildi ve halen bildiğim kadarıyla ocak kapalı.

 

Ve tabii Uludağ'daki bor yatakları da öyle. 6 milyon ton civarında rezerve sahip olmamıza rağmen maalesef bor madenini de çıkarıp işleyemiyoruz.

 

Aynı durum Orhaneli kömür havzası için de geçerli. 90'lı yılların başından itibaren pek çok kömür ocağı kalitesiz kömür gerekçesiyle kapatılarak, dışarıdan ithalat yoluna gidildi.

 

MERMER ORGANİZE SANAYİ BÖLGESİ KURULDU AMA...

 

Şimdi de aynı durum 500 milyar dolarlık rezerv yatağıyla mermer ocakları için geçerli...

 

5 yıl önce sadece Bursa basını değil, ulusal basında da geniş olarak yer aldığında büyük heyecan uyandırmıştı.

 

2010 yılında dönemin Orhaneli Belediye Başkanı İrfan Tatlıoğlu'nun girişimleriyle istanbul Teknik Üniversitesi'nden 10 akademisyenin başkanlığında 11 ay sürdürülen çalışmalar sonucu 500 milyar dolarlık mermer rezervinin bulunduğu tespit edilmişti. Bulunan rezervlerin, ülkemizin 900 yıllık mermer ihtiyacını karşılayacak potansiyele sahip olduğunu söylersem, önemi daha iyi anlaşılacak.

 

 

Ya da;

 

Ülkemizin 2023 yılı ihracat hedefinin 500 milyar dolar olarak hedeflendiğini hatırlarsak, Orhaneli'deki mermer yataklarının bu ülke için ne kadar hayati önem taşıdığını belki daha rahat kavrarız...

 

Tabii ki, bu keşif akabinde Belediye ile Maden Mermer Üretici ve Sanayici İş Adamları Derneği'ni (MADSİAD) harekete geçirdi ve bölgeye Mermer Organize Sanayi Bölgesi'nin kurulması kararlaştırıdıldı.

 

Süreçte, yoğun emekler ve görüşmeler sonrasında ilk etapta içinde 45 işleme fabrikasının kurulmasının yer aldığı o OSB kuruldu, o süreçte zaman zaman bu konuyu işlediğim için biliyorum, Ankara ayağında en büyük emek sarfeden dönemin AK Parti Milletvekili Bennur Karaburun idi.

 

Mermer OSB kuruldu kurulmasına ama, faaliyete geçemedi. Çünkü araya giren genel seçim, yerel seçim ve pandemi derken sekteye uğradı.

 

Dönemin Belediye Başkanı İrfan Tatlıoğlu bu projenin hayata geçmesi için çok emek, zaman ve kafa harcamıştı. Çünkü sadece ilk etapta 2 bin kişinin istihdamı demekti ki, aynı zamanda dağ yöresinin makus talihini tersine çevirecek, ihracat ağırlıklı olacağı için de ülkemize ciddi anlamda ekonomik katkı sağlayacaktı.

 

Tatlıoğlu'nun siyasi ömrü OSB'yi hayata geçirmeye yetmedi.

 

Şimdilerde ise bilerek ya da bilmeyerek 500 milyar dolarlık mermer rezervlerinin de üstü örtülmeye çalışılıyor.

 

Maalesef, ülkemizin ekonomisini bir anda uçuşa geçirecek fırsatı elimizin tersiyle itiyoruz.

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Tüm Yazıları