Şekerden daha “tatlı” ve “karlı”bir yazı…
Cennet Yüzer Cankılıç
cankilic@ritimhaber.com -Ülkemizde ilk şeker fabrikası 1925 yılında İstanbul’da kamu ve özel ortaklığında kuruldu. İlk şeker üretimi 1926 yılında Alpullu Şeker Fabrikası’nda gerçekleştirildi.1934 yılına gelindiğinde üretim yapan 4 şeker fabrikası Türkiye Şeker Fabrikaları AŞ. çatısı altında toplanarak güç birliğinde şirketleşti.
Bugün ise bu çatı altında toplam 15 şeker fabrikası ile 1 Tohum işleme Fabrikası, 2 makine Fabrikası, 1 Elektromekanik Aygıtlar Fabrikası, 2 alkol fabrikası bulunuyor. Özel sektöre ait de 18 şeker fabrikası halen faaliyetini sürdürüyor.
Türkiye’de geçen yıl toplam 3 milyon 65 bin şeker üretimi gerçekleştirildi, bunun 1 milyon 75 bin tonunu Türk Şeker Fabrikaları’nda üretildi. Yani toplam üretimin 3’te 1’i kamuya ait şeker fabrikalarına ait.
2 yıl önce Türk Şeker’in üretiminin 895 bin, 3 yıl önceki üretiminin de 685 bin tonlarda olduğunu belirtirsem, aradaki üretim artışının reel ekonomiye yaptığı katkıyı daha iyi anlatmış olurum.
Bu arada Türkiye’de yıllık toplam şeker tüketimi 2.7 milyon ton civarında.
Buraya kadar olan teknik bilgilere şirketin remi web sitesi başta olmak üzere her yerden ulaşmak mümkün. Ama şimdi size asıl bunun dışında aktaracağım özel bilgiler benim de ilk ağızdan duyduğumda gerçekten şaşırdığım bir başarı hikayesini içeriyor.
20 YIL SONRA GELEN İLK İHRACAT
Öncelikle şunu belirteyim. Türk Şeker Fabrikaları benim ve ailem için çok özel bir kurum. Çünkü rahmetli babam kamu işçisi olarak bu şirketin çalışanlarındandı. Dolayısıyla bu kurumun ekmeğini yemiş ve bu kurumun parasıyla okumuş biri olarak tarladaki pancarı, o pancarın üretici tarafından kooperatifler aracılığıyla fabrikalara götürülüşünü ve orada şeker haline gelişini çok iyi bilirim.
O yüzden çok çok uzun yıllar sonra geçen hafta Türk Şeker Fabrikaları AŞ’nin kapısından içeriye girerken duygulandığımı ifade edeyim. Tabii çıkarken de ayrıca gururlandığımı…
Çünkü gerçekten kamuya ait bir şirket olarak, hem doğal ve ekonomik üretim, hem piyasayı dengeleme hem üreticiyi yani çiftçiyi destekleme, hem yeni teknolojik yatırımlarla sürekli büyüme, hem ar-ge çalışmalarıyla yeni nesil tarım politikaları oluşturma, hem istihdama katkısı, hem de yeni ürün yelpazesiyle millileştirme çalışmalarında özel sektörü dahi fersah fersah geride bırakarak örnek bir büyüme ivmesi kat eden Türk Şeker Fabrikaları ülkemizin son dönemde gördüğü en başarılı ve karlı şirketlerinden.
20 yıl sonra ilk defa ihracat yapılması bunun en önemli göstergelerinden biri. Türkiye Şeker Fabrikaları Genel Müdürü ve Türk Şeker Tarım AŞ’nin Yönetim Kurulu Başkanı Mücahit Alkan’ın söylediğine göre;
2020-2021 döneminde 435 bin ton ihracat yaparak ülke ekonomisine 40 milyon dolar kazandırdı. Aynı zamanda 20 milyon dolarlık ithalatın da önüne geçilmiş oldu. Yani, 60 milyon dolar bir katkı sağlandı.
ŞEKER FABRİKASINDA DOMATES YETİŞİR Mİ?
Dedim ya şeker fabrikalarına yabancı değilim diye. Şeker pancarı halk arasında “kara elmas” olarak bilinir. Bir hayvanın etinden, sütünden, derisinden nasıl faydalanılıyorsa bu soğansı bitkinin de meyvasından, tortusundan, küspesine kadar her bir zerresinden faydalanılır. Şeker pancarı çok iyi bir erozyon önleyici özelliğe bile sahiptir.Fabrikadan şeker ve bu yan ürünlerinin çıktığını biliyorum da domates üretildiğini bilmiyordum.
Hem de organiğinden salkım domates. Ankara’daki fabrikanın bahçesinde 1.5 milyon metrekarelik alanda yapılan ekimde 700 ton salkım domates elde edilmiş ve bu domates pandemi döneminde piyasadaki domates fiyatlarını dengelemek amacıyla zincir marketlerde ucuz fiyattan satışa sunulmuş.
Mücahit Alkan bu ilki gerçekleştirerek ekonomiye büyük katkı sağladıklarını söylerken, bu yıl ki hedeflerinin bin ton olduğunu belirtti.
Dedi ki:
“Türk Şeker Fabrikaları olarak Cumhurbaşkanımız Sayın Erdoğan’ın milli ve yerli tarım politikasında, Vakıf Katılım ortaklığında Türk Şeker Tarım AŞ’yi kurduk. Bu şirketin amacı öncelikle tarımsal faaliyetleri desteklemek ve pancar dışında temel gıda üretimi yaparak 3 paydaşına yani çiftçiye, sanayiciye ve tüketiciye sağlıklı, doğal ve ekonomik ürün sağlamak. Bu çerçevede sözleşmeli tarım uygulamasında pancar üretimi yapan çiftçimiz tarlasına dönüşümlü olarak hububat ekimi de yapabiliyor. Yine bu çerçevede ben enerji sektöründe çalışırken, santrallerin bahçelerine domates ekerdik, burada da aynı uygulamayı yapalım dedik ve bunda da başarılı olduk. İlk defa yaptığımız ekimde, fabrikanın bahçesini sera haline getirdik ve salkım domates yetiştirip, zincir marketlere sattık”.
Yine geçen yıl tam da pandemi döneminde domates salçası için Karacabey ve Mustafakemalpaşa bölgesinden yüklü miktarda alım yapıldığını ve böylelikle bölgemizdeki üreticiye destek çıktığını da belirtmeliyim.
TÜRK ŞEKER ARTIK RAFLARDA ÜRÜN YELPAZESİ İLE DİKKAT ÇEKİYOR
Yine Mücahit Alkan’la sohbetimizde Türk Şeker markasıyla şekerin ambalajlı hale getirilip raflara girmesinin yanısıra, sözleşmeli tarım kapsamında un, bulgur, pirinç, makarna, nohut, fasulye, mercimek, aspir yağı, domates salçası, nar ekşisi, bal, sirke, turşu üretimi yapılıp başta Tarım Kredi Kooperatifleri olmak üzer zincir marketlerde satışa sunulduğunu da öğrenmiş olduk.
BURSALILIK BİLİNCİ ÜST SAFHADA
Elbette bu başarının mimarları var, en başında da Türkiye Şeker Fabrikaları Genel Müdürü ve Türk Şeker Tarım AŞ’nin Yönetim Kurulu Başkanı Mücahit Alkan geliyor. İlk, orta, lise ve üniversite tahsilini Bursa’da yapan Alkan, BURSAGAZ’da çalıştıktan sonra Yıldırım Belediyesi’nde Özgen Keskin ile İsmail Hakkı Edebali döneminde belediye başkan yardımcılığı görevlerinde bulundu. 2014 yılında ise Yıldırım Belediye Başkan Aday Adayı olarak sahada çalıştı.
Ardından da Berat Albayrak’ın Hazine ve Maliye Bakanı olmasıyla Elektrik Üretim AŞ’de önce İdari ve Mali İşler Genel Müdür Yardımcısı, ardından genel müdür ve yönetim kurulu üyeliğinde bulundu.Yaklaşık iki buçuk yıl önce Türk Şeker’e geçen Alkan önce genel müdür ardından da Türk Şeker Tarım AŞ’nin yönetim kurulu başkanı oldu.
Alkan‘ın kapısı herkese açık ama Bursalılara ardına kadar açık, tam bir Bursa sevdalısı. Osmangazi Yörük Türkmen Derneği Başkanı Dinçer Akyel’le Muhammed Bey’e hayırlı olsun ziyaretinde bulunduğumuzda kendisine de uğrayalım dedik ve çat kapı içeri girdik.
Ayrıca tam bir ekip adamı. Üstelik kadrosunu da Bursalı isimlerden oluşturmaya gayret eden ender isimlerden. Örneğin Türk Şeker Tarım Aş Genel Müdür’ü Muhammed Gümüşsoy’un söylediğine göre Türk Şeker’de 45 Bursalı personelin en az 16’sını Mücahit Bey kadroya dahil etmiş.
Türk Şeker’de yine rastladığımız isimlerden biri de Bursa’nın yakından tanıdığı Ömer Aykam oldu.O’da ekibe 2 yıl önce katılanlardan. Yine Genel Müdür Yardımcısı Şahin Arat ile üst düzey bürokratlardan İsmail Gökçe ve Hamza Meral de tanıdık isimlerden.