Halkın sorduğu 3 sorunun cevabı MHP’den geldi
Cennet Yüzer Cankılıç
cankilic@ritimhaber.com -
Seçim çalışmaları kapsamında Cumhur itiftakı’nın adayları ve yöneticilerine sahada en çok şu 3 soru yöneltiliyor:
Birincisi;
Cumhur İttifakı’nın iki lideri Cumhurbaşkanı Erdoğan ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli sürekli CHP, İYİ Parti birlikteliğinden oluşan Millet İttifakı için meydanlarda “Zillet ittifakı , teröristlerle işbirliğindeler”diye tanımlamada bulunuyor ya, bu ittifakın seçmen kitlesi bundan son derece rahatsız. Bize neden böyle haksız ithamda bulunuyor?
İkincisi;
İç İşleri Bakanı Süleyman Soylu, Millet İttifakı’nın belediye meclis üye listelerinde 297 tane PKK ile işbirliği içinde olduğu tespit edilen adayın varlığından bahsediyor. Devlet bunu tespit ettiyse neden gereğini yapmıyor.
Üçüncüsü;
PKK’nın HDP’nin arka bahçesi olduğunu biliyoruz, HDP-PKK ilişkisi de ayen beyan ortada olduğuna göre neden devlet bu partiyi kapatmıyor, TBMM’de neden varlıını sürdürüyor?
Seçmen haklı.
Sen kalk, Meclis’te HDP’li vekillerle birlikte kırmızı koltukları paylaş ve dönem dönem de birlikte poz ver sonra gel meydanlarda bunlar teröristlerin emrinde, onların destek verdiği partiler de PKK7ya hizmet ediyor de.
İşte tüm bu soruları ve daha fazlasını dün sabah MHP Genel Başkan Yardımcısı, Bursa Milletvekili Mustafa Hidayet Vahapoğlu’na sorduk. İl Başkanı Cihangir Kalkancı’nın ev sahipliğinde, İl Başkan Yardımcısı İbrahim öge’nin davetiyle bir grup gazeteci ile sabah saatlerinde buluşan Vahapoğlu son dönemdeki pek çok siyasi konulara açıklık getirdi.
İlk defa kendisini dinleme ve konuşma fırsatı buldum. Siyasi popülizmden uzak yaptığı değerlendirmelerin pek çoğuna katıldığımı belirtmeliyim.
Benim için önemli olan bu 3 sorunun cevabına gelince;
Birincisi için şöyle dedi:
“Cumhur İttifakı’nın 2 liderinin Millet İttifakı ‘na yönelik söylemleri,ithamları asla ve asla seçmene yönelik değil. Yöneticilerine. Sözün muhatabı Sayın Kılıçdaroğlu ve parti grubu, Sayın Akşener ve parti grubudur.”
İkincisi için şu vecabı verdi:
“2014 yılında HDP 550 yerde kendi ismiyle seçime girmiş. 2019’da 267 yerde. HDP eş başkanı da söyledi. Batıda metropollerde ki biri başkent Ankara Millet İttifakı’yla işbirliği içindeler.Batıda kaybettirip, Doğu’da kazanacağız diyorlar. Meclis üye listelerinde de varlar.Türkiye bir hukuk devleti ve bu konuda somutlaştırıldığında devlet gerekeni yapar.”
Üçüncü sorunun cevabı da şöyle oldu:
“Bu sorularla biz de sık karşılaşıyoruz. Anayasal olarak kullanılan haklar söz konusu. Türkiye’de referandum ile parti kapatmalar tarihe karıştı. Ancak hiçbir siyasi parti terör örgütünün arka bahçesi olamaz. Silahlı eylemler içinde bulunamaz. Böyle bir durumda kapıtalamaz mı elbette kapatılır,bu kapatmayı Avrupa insan hakları mahkemesi’ne de , AB’ye de dünyaya da anlatabilirsin. Ama biz fazla hoşgörülüyüz.Neticede HDP’li vekillerin terörisitlere verdiği destek ortada, teröristlerin cenazelerine giden vekiller var.Bu suçu işleyen parti değil, şahıslardır. İltisak ve irtibat somut olarak konumlandırılamadığı vakit, kürsüdeki hakim karar vermekte zorlanacaktır. Maalesef bizim eksikliğimiz bunlar”
MHP Genel Başkan Yardımcısı Vahapoğlu bu konuda görüşlerini belirtirken devletin iyimser bakış açısınında çerçevesini çizdi:
“ Bizim HDP’nin altındaki halkı, seçmeni kazanma zorunluluğumuz var.”
