Küstah hareket! Türk gemisine hukuk dışı arama

Yunan bir komutan tarafından sevk ve idaresi gerçekleştirilen İrini Harekatı'nda görevli bir Alman fırtakeyni, Türkiye'den Libya'ya gıda ve boya gibi muhtelif maddeler taşıyan bir gemiyi Doğu Akdeniz'de durdurarak, uluslararası hukuka aykırı bir şekilde saatlerce aradı.

Gündem Yayın: 23 Kasım 2020 - Pazartesi - Güncelleme: 23.11.2020 13:32:33
Editör -
Okuma Süresi: 5 dk.
894 okunma
Google News

Edinilen bilgiye göre, Türk bandıralı ROSELINA-A gemisi taşıdığı insani yardım malzemeleri ile İstanbul'dan demir alarak Libya'ya hareket etti.

 

Gemi, dün gece Yunanistan Deniz Kuvvetlerinden bir komutanın sevk ve idaresinde yapılan İrini Harekatı'nda görevli bir Alman fırtakeyni tarafından Mora yarımadasının güneybatısında uluslararası hukuka aykırı bir şekilde durduruldu.

 

Deniz hukukuna göre, gemilerde arama yapabilmek üzere gemiye personelin çıkması için bayrak devletinin rızasının alınması gerekiyor. Türkiye'den böyle bir izin almadan Hamburg Fırkateyni'nin personeli gemiye helikopterden iniş yaptı.

 

Personelin gemiye helikopterden inişi ve Hamburg Fırkateyni'nin ROSELINA-A gemisi çevresindeki hareketleri de gemi personeli tarafından cep telefonuyla anbean kaydedildi.

 

Geminin süratini düşürterek, yolundan engelleyen askerler Türkiye'den izin almadan, yapılanın hukuki olmadığı yönünde yapılan tüm ikazlara uymayarak gemideki tüm konteynerleri açarak aradı. Sabahın ilk ışıklarına kadar süren aramanın ardından gemide insani yardım malzemesi, bisküvi gibi gıda maddeleri, boya gibi maddeler dışında bir şey olmadığını anlayan askerler gemiden ayrıldı.

 

Gemi Misrata Limanı'na doğru seyrine devam ederken, Türkiye'nin konuyla ilgili uluslararası kuruluşlar nezdinde girişimlerde bulunacağı öğrenildi.

 

Güvenlik kaynakları da konuya ilişkin yaptıkları değerlendirmede, İrini Harekatı unsurlarının bayrak devletinin rızası olmadan gemiye çıkmasını hukuka aykırı bir davranış olarak nitelendirdi.

 

Yaşanan skandal nedeniyle geminin saatlerce Akdeniz'de ağır deniz şartlarında maruz bırakıldığını belirten kaynaklar, olay nedeniyle açık denizlerin serbestisi ilkesinin de açık olarak ihlal edildiğini vurguladı.

 

Öte yandan Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Aksoy, Türk Bayraklı bir ticari geminin Irini Harekâtı kapsamında ülkemizin rızası olmadan denetime tabi tutulması hakkındaki soru üzerine, Irini Harekâtının, AB tarafından yürütülen; ancak amacı ve faydası tartışmaya açık bir harekât olduğunu vurgulayarak, "Bu harekât çerçevesinde dün (22 Kasım) 'Hamburg' isimli Alman savaş gemisi, Ambarlı Limanından Misurata’ya boya, boya malzemesi ve insani yardım malzemesi taşımakta olan 'MV Roseline A' adlı Türk bayraklı ticaret gemisini sabah saatlerinde ayrıntılı şekilde sorgulamıştır. Kaptan işbirliği göstererek geminin yükü ve seferi hakkında ayrıntılı bilgi paylaşmıştır. Buna rağmen saat 17.45’te Irini Harekâtı silahlı unsurları tarafından gemiye çıkılarak uzun saatler süren bir 'denetleme' yapılmıştır. Tüm personelin, kaptan dâhil, zorla üstleri aranmış, bütün personel bir yerde toplanarak alıkonulmuş, kaptanın başına silahlı asker dikilerek, zor kullanmak suretiyle konteynerler aranmıştır" ifadesi kullanıldı.

 

"Söz konusu müdahale, ne bayrak devleti olarak ülkemizin, ne de gemi kaptanının rızası alınarak gerçekleştirilmiştir" diyen Aksoy şöyle devam etti:

 

"Kaptanın taşınan kargonun niteliğine dair beyanlarına rağmen, muğlak bir şüphe üzerine başlatılan ve gece yarısı sonrasına kadar devam eden bu müdahale, ancak ülkemizin ısrarlı itirazları üzerine sonlandırılmıştır. Silahlı personel sabaha kadar ticaret gemisinde beklemiş, sabah saat 09.38’de gemiyi terk etmiştir.

 

Silah ambargosunu ihlal etmediği görülen gemimizin ağır hava şartları altında saatlerce güzergahından alıkonulmasını, ayrıca denetleme sırasında personele adeta suçlu muamelesi yapılmış olmasını esefle karşılıyoruz. Yetkisiz ve güç kullanılarak yapılan bu eylemi protesto ediyoruz. Bundan doğabilecek zarar ve kayıplara karşı ilgili gerçek ve tüzel kişilerin her türlü tazminat hakkı tabiatıyla saklı olacaktır.

 

Uluslararası sularda ticari gemilere müdahale edilebilmesi için bayrak devletinin rızasının alınması esastır. Libya silah ambargosuna dair BMGK kararları bu yükümlülüğü ortadan kaldırmamaktadır.

 

AB’nin ne meşru Libya Hükümetiyle, ne ülkemizle, ne de NATO’yla istişare etmeden başlattığı Irini Harekâtının tarafsızlığı hâlihazırda tartışmalıdır. Hal böyleyken, ülkemizden Libya’ya taşımacılık yapan gemilere uygulanan bu çifte standartlı ve hukuk dışı muamele asla kabul edilemez.

 

Daha önce de birçok kez belirttiğimiz gibi Irini operasyonu taraflı bir operasyondur. Darbeci Hafter'e gelen silah desteklerini denetlemeyen, keyfi uygulamalarda bulunulan, meşru Libya hükümetini cezalandırmaya yönelik bir harekattır."

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.