Erdoğan'dan Macron'a tepki: Beyin ölümünü kontrol ettir

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "NATO'nun beyin ölümü gerçekleşti" diyen Fransa Cumhurbaşkanı Macron'a sert tepki gösterdi. Erdoğan, "Sayın Macron, önce sen kendi beyin ölümünü bir kontrol ettir" dedi.

Gündem Yayın: 29 Kasım 2019 - Cuma - Güncelleme: 29.11.2019 16:28:01
Editör -
Okuma Süresi: 5 dk.
1228 okunma
Google News

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Marmara Üniversitesi Recep Tayyip Erdoğan Külliyesi Temel Atma Töreni'ne katıldı. Törende gündeme dair önemli açıklamalarda bulunan Erdoğan, "NATO'nun beyin ölümü gerçekleşmiştir" diyen Fransa Cumhurbaşkanı Macron'a sert çıkarak, ''Sayın Macron önce sen kendi beyin ölümünü bir kontrol ettir'' dedi.

 

İşte Erdoğan'ın konuşmasından satır başları:

 

"İnşallah bu üniversitemiz yanında ilkokul, ortaokul, lisesiyle birlikte çok daha anlamlı hale gelecektir. Bu çevrede üniversitemiz için ilkokul, orta, lise yok. Bunu olmasıyla çok daha büyük bir anlam katacaktır. Tüm üniversitelerimizin faaliyetlerine uygun mekanlarda hizmet vermeleri gerektiğini düşünüyoruz.

 

Gerçekten bu devasa alanda Savunma Bakanlığımızın, TSK'nın bugüne kadar bir geçmişi var. Şimdi de farklı bir mekana taşınıp buranın da Marmara Denizi'ne hakim bir noktada olması buraya çok çok farklı bir güç katacaktır.

 

"ÜNİVERSİTE SAYISINI 76'DAN 207'YE ÇIKARDIK"

 

Ülkemizdeki üniversite sayısını 76'dan 207'ye çıkartırken sadece skor amaçlı hareket etmedik. Türkiye'deki üniversitelerimizi dünya çapında bir yükseköğrenim kurumu haline getirmek hocalarımızın yapacağı akademik çalışmalara bağlıdır.

 

İlk 500, ilk 100 listelerinde göğsümüzü kabartacak düzeyde üniversitelerin yer almasını istiyoruz.

 

Üniversitedeki her bir hocamız kendi hocasını geçecek başarı ortaya koyacak ki hedeflerimize ulaşabilelim. Üniversite hocalarımızın ufkunun genişlemesini sağlamalıyız.

 

"MEZUNU OLDUĞUM ÜNİVERSİTENİN ÖNCÜ OLACAĞINA İNANIYORUM"

 

Asıl görev hocalarımıza düşüyor. Üniversitelerdeki tüm hocalarımıza inanıyorum. Mezunu olmaktan iftihar ettiğim Marmara Üniversitesi'nin de bu büyük atılımın öncüsü olacağına yürekten inanıyorum.

 

Biz kendi inancına kültürüne uygun olmak şartıyla iyi olan hayırlı olan her değeri bünyesine katmaktan imtina etmeyen bir milletiz. Ülkemizde yıllarca şark ve garp medeniyetleri tartışması yapılmıştır.

 

Ülkemizde Batılılaşmak için dinimizi değiştirmek gerektiğine dair tartışmaların yapıldığı dönemler bile olmuştur. İlmin Müslümanın yitik malı olduğu, nerede olursa alınması gerektiği tavsiye ediliyor. Bu tavsiyeler bizim rehberimiz olmalıdır.

 

Ülkemizin geçmişte yaşadığı krizleri de milletimize ve kültürümüze mal edemeyiz. Din şurasında da bu meselenin dini boyutu üzerinde durdum. İlim pınarlarının niye gürül gürül akmadığının muhasebesini yapıyoruz.

 

Madem yitik kaybedildiği yerde aranıyor. Öyleyse yeniden üretmeye, çalışmaya hazır olmalıyız. Üniversitelerden beklentimiz medeniyet davamızı ön yargıdan arınmış olarak güçlendirmeyi, yükseltmeleridir.

 

"KENDİ MİMARİ ÜSLUBUMUZLA İNŞA EDİLECEK"

 

Başka yerdeki bilginin kopyacısı değil bilginin meblağı olan üniversitelere sahip olmanın hayali ile yaşıyoruz. Marmara Üniversitesi'nin şu anda fiziki mekan olarak inşa edileceği bu mekan ismi ile müsemma, Marmara denizine nazır, kendi mimari üslubumuzla inşa edilecek bu eser dünyanın da müstesna eserlerinden biri olacak. Türkiye'de son 17 yılda çok farklı bir kulvara girmiştir.

 

Her ne kadar içeriden birileri sürekli kriz tellallığı yapsa da hedeflerimize doğru adım adım ilerliyoruz. Geçmişte ülkemiz için kriz olan nice mesele rutin gündemin parçası olmaktan öteye geçemiyor. Engellere takılıp kalmak yerine onları bertaraf edecek bir anlayışı her alanda yerleştirdik.

 

"ARTIK TUZAKLARI BOZAN BİR TÜRKİYE VAR"

 

Artık kendisine güvenen, tuzakları bozan bir Türkiye var. Geldiğimiz bu seviye bizden sonraki nesiller için yeni başlangıç noktası olacaktır. Arnavutluk'ta deprem oldu. Gelirken Çevre ve Şehircilik Bakanımızla onu konuşuyorduk. Buraya 500 konut yapabilir miyiz. Yapalım dedik. TOKİ olarak orada en uygun yerde ekiplerimiz çalışmalarını yapacak ve orada 500 konutu inşa edeceğiz.

 

Arnavut kardeşlerimiz için 500 konutu inşa edeceğiz. Ayrım var mı? Yok. Bizim kardeşlik hukukumuz var. Birilerini beklemeyeceğiz. Konutlarımızla bir an önce orada inşaatlarımızı yapacağız. Kısa zamanda orada kış mevsiminde zorda olana yardım elimizi uzatacağız.

 

"SEN KENDİ BEYİN ÖLÜMÜNÜ BİR KONTROL ETTİR"

 

Türkiye ile ilgili hazım sorunu yaşayanların giderek arttığını görüyoruz. Son örneği NATO tartışmalarıdır. 3-4-5 Aralık Londra'da liderler zirvesini yapacağız. Daha oraya gitmeden birileri konuşmaya başladı. Kimi ülkeler Türkiye'nin kendi hakkını koruma çabalarına tahammül edemiyor. Fransa Cumhurbaşkanı son açıklamaları bu hastalıklı anlayışın örneklerinden biridir. Sayın Macron önce sen kendi beyin ölümünü bir kontrol ettir. Henüz daha acemiliğin var sen bunu bir gider. İnanın çok tecrübesiz. Terörle mücadele nedir bilmiyor? Onun için sarı yelekliler bütün Fransa'yı işgal etti, istila etti. Çözemiyor, çözemezsin. Onların hakkını, hukukunu kendi vatandaşı değil mi, koruyamıyor. Koruyamazsın. Senin Suriye'de ne işin var ya? 911 kilometre bizim sınırımız var. Adana Mutabakatı denilen anlaşmamız var. Bizim Suriye'ye girme hakkımız var, peki senin ne hakkın var."

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.